KESTANELİ BADEMLİ PİLAV

Özel misafirlerinize, bayramlarda ailenize, yılbaşı yemeklerinize yapabileceğiniz nefis bir garnitür. Kestanenin o şekerimsi tadı, bademin kıtırlığı pilavınızı sıradanlıktan uzaklaştıracak.

Malzemeler:

• 2 su bardağı pirinç
• 15 adet kestane
• 20-25 adet badem
• 4 yemek kaşığı zeytinyağı
• 3 su bardağı su (tercihen tavuk suyu)
• Tuz

Yapılışı:

1. Ben kestane ve badem hazırlığını bir gün önceden yaptım, böylece pilavımı son dakika pişirirken zorlanmadım. Kestane ve bademleri siz de daha önceden hazırlayıp bir kapta buzdolabında bekletebilirsiniz.
2. Kestaneleri yıkayıp, ortasından çizerek fırın tepsisine yerleştiriyoruz.
3. Fırını ızgara moduna getirip kestaneleri pişiriyoruz. Pişen kestanelerin soğuyunca kabuklarını soyuyoruz.
4. Bademlerin üzerine sıcak su döküp minimum 2 saat bekletiyoruz. Kabukları bu şekilde yumuşayan bademleri soyup hazırlıyoruz.
5. Pirinçleri iyice yıkayıp sıcak suda yaklaşık 30 dk kadar bekletiyoruz.
6. Pilavı pişirmeden önce pirinçleri iyice süzüyoruz.
7. Tencereye zeytinyağ koyarak pirinçleri ilave ediyoruz. Pirinçler iyice kuruyana kadar kavuruyoruz. 
8. 1'e 1,5 olacak şekilde soğuk (asla sıcak su kullanmıyorum) su ya da tavuk suyu ekleyerek, tuzunu ilave edip pirinçleri iyice karıştırıyoruz. Kapağını kapatıp ocağın altını kısmadan tüm suyunu çekene kadar pişiriyoruz. 
9. Pişen pilavımızı karıştırıp alt üst yapıyoruz ve dolapta beklettiğimiz kestane ve bademleri de ekleyerek bir kez daha karıştırıyoruz.
10. Pilavın sıcağı ile badem ve kestaneler de ısınmış oluyor. 

Afiyetle, sağlıkla

KÜTÜK PASTA - YILBAŞI PASTASI

Bu pastanın yapımında PelinChef'in tarifini uyguladım.

Malzemeler:

Kek için,

• 4 adet yumurta
• 1 su bardağı toz şeker
• 1 su bardağından 1 parmak eksik un
• 1/4 su bardağı buğday nişastası
• 4 çorba kaşığı kakao
• 1 paket vanilya
• 1/2 çay kaşığı limon suyu
• 1/2 çay bardağı sıcak su

Arası ve üzeri için;

• 1 paket krema
• 3 paket kare bitter çikolata (80 grlık paketler)
• Muz
• 1 avuç fındık - Robottan çok inceltilmeden çekilecek

Süsleme;

• 3 paket kare bitter çikolata
• Pudra şekeri

Yapılışı:

1. Öncelikle arasına ve üzerine süreceğimiz ganajı hazırlıyoruz. Kremayı bir tencereye alıp kaynatmadan iyice ısıtıyoruz. Ocaktan alıp içine 3 paket bitteri ufak parçalar halinde kırıp iyice eritiyoruz. Eriyen çikolatalı kremayı özleşince buzdolabına kaldırarak soğutuyoruz.
2. Kek için yumurta sarılarını ve beyazlarını dikkatli bir şekilde iki ayrı kaba ayırıyoruz.
3. Şekerin yarısını yumurta beyazları ile çırpıyoruz. Beyazlar iyice köpürünce limon suyunu ekliyoruz. 
4. Bir kasede un, nişasta, kakao ve vanilyayı karıştırıyoruz.
5. Yumurta sarılarını ayırdığımız diğer kapta ise yumurta sarısı ve şekerin kalan kısmını çırpıyoruz. Krema kıvamına gelince sıcak suyu yumurtayı pişirmemeye dikkat ederek, azar azar ekleyerek çırpmaya devam ediyoruz.
6. Yumurta sarılarına bir araya getirdiğimiz toz malzemeleri de ekliyoruz. Karışım iyice katı olmuş oluyor.
7. Bu karışıma yavaş yavaş kaşık kaşık yumurta akı ekliyoruz. Akları söndürmeden tüm yumurta beyazları bitene sarıların olduğu karışım akışkan olana kadar bu işlemi yapmaya devam ediyoruz.
8. Fırın tepsisine yağlı kağıt serip kek harcını eşit miktarda tepsiye döküyoruz.
9. 180 derecede ısınmış fırında yaklaşık 15-20 dk (fırına göre değişir) keki pişiriyoruz. Kekin kenarları yağlı kağıttan rahatça kurtulur duruma gelince pişmiş demektir.
10. Bir mutfak havlusuna ters çevirip kekin üzerindeki kağıdı dikkatlice sıyırıyoruz.
11. Havlu ile yavaşça rulo yapıp keki bu şekilde soğutuyoruz.
12. Süsleme çikolataları yapmak için bir tencerenin dibine su kup üzerine suya temas etmeyecek şekilde bir kase yerleştirip 3 paket bitteri bu kaseye ufak ufak parçalar halinde koyuyoruz. Benmari şeklinde çikolatayı eritiyoruz. 
13. Yağlı kağıt serilmiş bir minik tepsiye eriyen çikolatayı çok ince olmayacak şekilde döküp her yerine eşit şekilde yayıyoruz. Buzdolabında donduruyoruz.
14. Soğuyan keki açıp arasına buzdolabında beklettiğimiz ganajdan sürüyoruz. Uç kısmına muz yerleştirip, her yerine fındık serptikten sonra çok sıkmadan bir rulo yapıp servis edeceğimiz tabağa alıyoruz.
15. Üzerine kalan ganajı sürüp varsa çatlayan yerler kapatıyoruz.
16. Buzdolabında bekleyen çikolaların kağıdını gelişigüzel katlayarak çikolatarı kırıyoruz. 
17. Pastanın üzerine kırık çikolataları dizip, pudraşekeri serperek servise hazır hale getiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

2019 YILBAŞI SOFRASI VE AVOKADO SALATASI

Hemen hemen her sene yaptığım gibi yine yılbaşı akşamı öncesinde temaya uygun bir sofra kurdum ve hemen sizinle bunu paylaşıyorum.

Yeni eve taşındığımız için ziyaretimize gelen misafirlerim için hazırladığım akşam yemeği sofrasını hem düzen hem de içerik olarak yılbaşı ruhuma uygun kurguladım :)

Yıllar önce Mudo'dan aldığım ve sadece yılbaşı zamanında kullandığım kırmızı suplalarım yine günyüzüne çıktılar ... 

Geçen hafta Eminönü'nde bulduğum kütük ise ortaya centerpiece olarak kullanıldı. Tabii ki üzeri evdeki diğer süslemelerle dekore edilerek..

Temaya uygun peçetelerimi ise iki sene önce Berlin'den almıştım.. Yaşasın kirliçıkıcılık :)

Menü'de ise yılbaşı konsepti elbette hakimdi .. 

Bunların hiç birinin henüz tarifi blogda yok, beni bilirsiniz ben hep yeni yaparım :)

Sırayla yazacağım inşallah !!

* Közlenmiş domates çorbası

* Etli yaprak sarma (annem hazırladı)

* Avokado salatası - tarif hemen aşağıda olacak

* Narlı maydanoz salatası

* Yeşil elmalı kereviz salatası

* Babagannuş

* Tereyağ soslu fırında tavuk

* Kestaneli & bademli pilav

* Kütük pasta

* Hayrabolu tatlısı

Gelelim instagram hesabında en çok soru alan salataya.. 

Avokado Salatası

Malzemeler:

• 2 adet çok çok ama çok olgun avokado 
• 1,5 su bardağı taze lor peyniri
• 1 avuç ince kıyılmış maydanoz
• 10 adet cherry  (kiraz) domates ufak doğranmış
• 1 adet limon
• 2 yemek kaşığı zeytinyağ
• 1 diş sarımsak (ezilmiş)
• tuz

Yapılışı:

1. Avokadoları soyup iyice eziyoruz.
2. İçine zeytinyağ hariç tüm malzemeleri koyup iyice karıştırıyoruz.
3. Servis tabağına alıp üzerine zeytinyağ gezdiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

TAVUK KAPAMA

Bu tarifi geçenlerde TV'de Refika'nın programında gördüm ama yemeği alıştığımız üzere Refika yapmadı. Candan Erçetin yaptı. Trakyalı olduğunu bildiğimiz Candan Erçetin bu yemeği kuzu ile pişirdi. Ben ise tavuk ile denedim. İçinde pilavı da olan ana yemekleri hep severim. Özellikle kalabalık misafir grupları için bence ideal bir seçim. Bir taşla iki kuş vurmak gibi bir şey.  Daha önce sizlerle buna benzer tarifler paylaşmıştım, bir iki örneğin linkini aşağıya bırakıyorum. Hazır yılbaşı sofrası menüleri revaçtayken bir iki alternatif olarak elinizin altında bulunsun. 

Maklube

Fırında Şehriyeli Tavuk

Malzemeler:

• 2 adet orta boy patlıcan
• 1 adet orta boy kuru soğan
• 4 adet köy biberi ya da çarliston biber 
• 3 adet kırmızı kapya biberi 
• 10 adet tavuk baget
• 4 su bardağı pirinç (4 kişiye 2 bardak esas olarak alınabilir)
• Tavukları kızartmak için tereyağ (3 yemek kaşığı kadar)
• Patlıcanları kızartmak için sıvı yağ 
• Pilavı kavurmak için zeytinyağ (3 yemek kaşığı kadar)
• Tuz, karabiber
• Pilav ölçüsü 1'e 1,5 bardak tavuk suyu / yoksa normal su da olur (soğuk olacak)

Yapılışı :

1. Patlıcanları soyup küp şeklinde doğrayıp bir miktar tuzlu suda bekleterek acı suyunu alıyoruz. 
2. Daha sonra iyice kurulayarak kızgın yağda kızartıp bir tabakta bekletiyoruz.
3. Pirinci yıkayıp sıcak suda kapağı kapalı bir kapta bekletiyoruz.
4. Tavukları tereyağ ve bir parça da (yanmasın diye) zeytinyağ koyduğumuz tavada her tarafı kızarana kadar pişiriyoruz. (Kapak kapatarak pişirmenizi tavsiye ederim)
5. Tavuklar da pişince onları da bir kenara alıyoruz.
6. Biberleri ince ince doğruyoruz.
7. Derin bir tencereye yemeklik ufak doğranmış soğanları zeytinyağı ile beraber koyuyoruz ve soğanları kavuruyoruz.
8. Kavrulan soğanlara biberleri ekliyoruz ve yumuşayıncaya kadar biberleri de kavuruyoruz. 
9. Pirinci beklettiğimiz sudan süzüp kavrulan biber ve soğana ekliyoruz. 
10. Pirinçleri de iyice kavuruyoruz. 
11. Fırını 200 derecede ısıtıyoruz.
12. Pirinçler kavrulunca tuzunu, karabiberini ekleyerek tatlandırıyoruz.
13. Ölçüsüne uygun şekilde suyunu ekliyoruz. 4 bardağa 6 su bardağı ekledim. Patlıcanları da katarak pilavı güzelce karıştırıp ocaktan alıyoruz. 
14. Derin bir fırın kabına pilavı suyu ile döküyoruz. 
15. Üzerine kızarttığımız tavukları kapatırcasına diziyoruz.
16. Varsa fırın kabının kapağı onu, yoksa da alüminyum folyo ile kapatarak üzerini örtüp fırına veriyoruz.
17. Suyunu çekene kadar (ara ara kontrol edilmeli) pişiriyoruz (yaklaşık 30 dk sürdü)

Afiyetle , sağlıkla

KAYMAKLI POĞAÇA

11.sezonunu yaptığımız blog kızları günümüzde son iki senedir herkesin bir şeyler yapması adedini değiştirdik. Artık herşeyi ev sahibi kimse o yapıyor. Çalışan bir kadın olarak bana bir günde 10 çeşit yapması zor geldiği için aslında benim oyun her ay giderken bir şey yapıp götürmekten yanaydı ama tabii ki demokrasi ile bu durumu çözdük. Benim gibi düşünen kişiler kendi arasında birbirine destek vermeye devam ederken diğerleri talep ettikleri modelde yapıyorlar. Bu poğaçayı Kasım ayında Selen'de toplandığımız için ben ona yapmış oldum. Kaymakla yapılan poğaçanın tadını merak ediyordum, internetten biraz araştırdım ve iyi bir tarif buldum, birebir uyguladım. Tarif defterimde yerini aldı. Artık benim demirbaş hamurlarımdan biri olacak. Ben tarifteki gibi içine peynir koydum ama en kısa zamanda zeytinli ve sucuklu denemek istiyorum eminim özellikle Poyraz buna bayılır.

Malzemeler:

• 150 gr kaymak
• 2 yumurta (birinin sarısı üzerine)
• 1 su bardağı ılık süt
• 1 paket instant(kuru) maya
• Yarım su bardağı sıvıyağ (ben ayçiçeği kullandım)
• 2 yemek kaşığı toz şeker
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 1 kase ufalanmış beyaz peynir
• Aldığı kadar un (benimki yaklaşık 4 su bardağı aldı)
• Çörek otu-susam

Yapılışı:

1. Sütü bir cezvede hafifçe ılıtıyoruz, parmağımızın yanmadan girebildiği sıcaklık iyi olacaktır.
2. Hamuru yoğuracağımız derin bir kaba sütü ve mayayı koyuyoruz ve karıştırarak mayayı canlandırıyoruz.
3. Buna yumurta (1 tam ve birinin de beyazı) ve yağı ekleyip yine karıştırıyoruz. 
4. Kaymak, şeker, tuz ve peyniri de katıp ele yapışmayan ama yumuşak bir hamur oluncaya kadar un ekleyerek yoğuruyoruz.
5. Hamurumuz kıvamına gelince üzerine bir bez örtüp sıcak bir yerde 1 saat mayalanmaya bırakıyoruz.
6. Tepsiye yağlı kağıt seriyoruz.
7. Kabaran hamuru bir parça un serperek tezgahta tekrar toparlıyoruz. 
8. Ceviz büyüklüğünde parçalar alıp rulo yapıp sonra bu ruloyu ikiye katlarak burgu yapıyoruz. Elde ettiğimiz burguyu içe doğru sarıp kat yerini alta getirerek tepsiye diziyoruz.
9. Üzerine yumurta sarısı sürüp çörek otu ve susam serpiyoruz.
10. 180 derece fırında kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

CANTIK

Pazar günleri ritüellerinden birisi.. Akşam yemeğini biraz daha erkene çekerek, haftaiçi yenilen rutin yemeklerin dışında özel bir şeyler yemek.. 

Hele de oturmaya gelen arkadaşlar varsa daha da mutlu şekilde bu özel yiyeceklerden hazırlamak.. Benim en keyif aldıklarımdan yani..

Cantık'ı İdil Yazar'ın instagram sayfasında görünce hemen denemek üzere kaydetmiştim.

Denedim ve çok güzel oldu.. Hamuru çok güzel bir hamur ve ölçülerine uyulunca süper tuttuğunu söyleyebilirim.

Malzemeler:

Hamuru için;

• 3,5 su bardağı un
• 1 yemek kaşığı toz şeker
• 1 tatlı kaşığı instant maya
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 2 yemek kaşığı krema
• 2 yemek kaşığı ayçiçek yağı
• 1 yumurtanın beyazı
• 1 su bardağı ılık su (hafif ısıttım, oda ısısında değil)

İç malzemesi;

• 300 gr kıyma
• 2 adet sivri biber
• 1 adet kırmızı kapya biberi
• 2 adet domates (benimkiler küçüktü, büyük ise tek kullanalım)
• 1 adet kuru soğan
• ince kıyılmış maydanoz
• tuz, karabiber, kekik
• su
• yumurta sarısı

Yapılışı:

1. Yoğurma kabına unu alıyoruz. Ortasını açıp su hariç tüm malzemeleri ekliyoruz.
2. Tüm malzemeleri suyu yavaş yavaş yedirerek karıştırıyoruz.
3. Hamur hafif cıvık ele yapışan bir kıvamda oluyor.
4. Üzerini bir bezle örterek 1 saat mayalanmaya bırakıyoruz.
5. Diğer yanda domatesleri soyup ince ince doğruyoruz.
6. Biberleri ve soğanı da minik şekilde doğruyoruz. Soğanı isterseniz rendeleyebilirsiniz ama ben acı suyu çıkacağı için tercih etmedim.
7. Kıyma, domates, biberler, soğan, maydanoz ve arzu ettiğiniz kadar baharatı iyice karıştırıyoruz. 
8. Bir iki yemek kaşığı su katarak iç malzemenin hafif cıvıklaşmasını sağlıyoruz.
9. Tezgaha un serperek mayalanan hamurumuzu biraz yoğurup topluyoruz.
10. Hamuru 8 eşit bezeye bölüyoruz.
11. Her bir bezeyi elimizde pasta tabağı büyüklüğünde, kenarları hafif kalın olacak şekilde açıyoruz.
12. Kıymalı harcımızdan bir avuç kadar (bol olmalı) alıp hamurun orta kısmına tıpkı lahmacun gibi yayıyoruz.
13. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yerleştiriyoruz.
14. Tüm bezeler bitene kadar (2 büyük fırın tepsisine 8 adet sığıyor) aynı işlemi gerçekleştiriyoruz.
15. Yumurta sarısını cantıkların kenarlarına sürüp 200 derecede ısıttığımız fırına tepsileri veriyoruz. Ben ikisini de aynı anda pişirdim, 10 dk sonra üstteki kızarınca tepsilerin yerlerini değiştirdim.
16. Pişen cantıkları ortadan ikiye bölerek de servis edebilirsiniz.

Afiyetle, sağlıkla

HELLİMLİ KİNOA SALATASI

Kafanız karışmıyor değil mi :) Bir börek tarifi yazıyorum, bir sağlıklı tarif.. :)
Hayatta da olması gereken dengeyi beslenmemizde yakaladığımızda bu iş bence oluyor, en azından son 2 yıldır ben böyle yaşamaya çalışıyorum, bir gün sevdiğim şeyleri yiyorsam ertesi gün yemiyorum. Ama sağlıklı yiyecekleri de mümkün mertebe en seveceğim şekle sokuyorum. Eski tariflerde sağlıklı pizzalara, böreklere de bakabilirsiniz.. Bu bence önemli, ruh doyunca karın da doyuyor.. İşin sırrı bu..

Bugün size yine yavan bir salata yememek için keyifli bir salata uygulamamdan bahsedeceğim. Kinoa, son dönemde bildiğiniz gibi protein açısından oldukça zengin bir besin. Kinoaya ulaşamam, şimdi onu bulamam derseniz bu tarifi haçlanmış yeşil mercimekle yapabilirsiniz.

Malzemeler:

• 1 bağ roka
• 1 adet büyük boy domates
• 1 avuç ince kıyılmış dereotu
• 2-3 dal ince kıyılmış taze soğan (ben sadece yeşil kısımlarını kullandım)
• 3-4 dilim hellim peyniri
• 1 yemek kaşığı zeytinyağ
• 1 çay kaşığı tereyağ
• 1 çay bardağı kinoa (ya da haşlanmış yeşil mercimek)
• 1 adet limon
• 3 yemek kaşığı zeytinyağ 
• Tuz

Yapılışı:

1. Kinoayı üzerini geçecek kadar su koyarak yaklaşık 10 dk kadar haşlıyoruz.
2. Roka-dereotu ve taze soğanı güzelce yıkarak doğruyoruz.
3. Domatesin kabuklarını soyup küp şeklinde doğruyoruz.
4. Bir kavanozda 3 yemek kaşığı zeytinyağı, bir limonun suyu ve tuzu iyice karıştırmak için çalkalıyoruz.
5. Roka, dereotu, taze soğan ve domatesi bir kapta iyice karıştırırarak, servis tabağına alıyoruz.
6. Hellimleri şerit ya da küp halinde doğruyoruz.
7. Bir tavaya bir yemek kaşığı zeytinyağı biraz da tereyağ koyarak hellim peynirlerinin her iki yönünü de kızartıyoruz.
8. Servis tabağına aldığımız salatanın üzerine haşlanmış kinoa ve kızarttığımız hellim peynirlerini de koyarak salatamızı tamamlıyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

KARABUĞDAYLI BAKLİYAT ÇORBASI

Madem 1 Ekim.. Biz de kış sezonuna geçiş yapalım ama değil mi?

Bakliyatlı çorbaları hep çok sevimişimdir.. Bu sefer karabuğdayla bir çorba yaptım ve canım derin dondurucudaki nohutlar ile enfes, sağlıklı ve çok besleyici, vitamin deposu bir çorba oldu.. 

Malzemeler:

• 1 adet domates rendesi 
• 5 yemek kaşığı haşlanmış yeşil mercimek
• 4 yemek kaşığı haşlanmış karabuğday (haşlamadan kullanılacak)
• 5 yemek kaşığı haşlanmış nohut
• 1,5 litre tavuk suyu (yoksa normal su da kullanılabilir)
• 1 yemek kaşığı domates salçası
• tuz, karabiber, kuru nane
• 3 yemek kaşığı zeytinyağ

Yapılışı:

1. Tencereye yağ ve domates rendesini koyup kısık ateşte bir süre domatesi pişiriyoruz.
2. Buna salçayı da ilave ediyoruz.
3. Tavuk suyu ve diğer tüm malzemeleri de ekledikten sonra buğdaylar pişinceye kadar (Yaklaşık  dk kadar kaynatıyoruz.)
4. Suyu azalırsa eklenebilir.

Afiyetle , sağlıkla 

KABAK SPAGETTI

Geçtiğimiz 3 gün boyunca iş nedeniyle Gaziantep'teydim. Tabii oraya gidince neler olduğunu hepiniz az çok biliyorsunuz :) Sabah katmer, öğlen katmer ve akşam katmer yemekten kat kat olduk :)

Döner dönmez rutin düzene elbette girdim yoksa sonu beni çok üzerdi eminim ..

Dün akşam evde kendime Kabak Spagetti yaptım, tarifini aşağıda bulabilirsiniz.

Bu yemeği yapmanız için şerit halinde kesen bir doğrayıcıya ihtiyacınız olduğunu hatırlatalım..

Malzemeler: (Ölçü 1 kişiliktir, kişi sayısına göre arttırabilirsiniz)

• 3 adet kabak
• 1 avuç kıyma
• 1 minik soğan (oldukça küçük boy)
• 1 iri diş sarımsak
• 1 yemek kaşığı salça
• Zeytinyağ
• Tuz, karabiber

Yapılışı:

1. Kabakların kabuklarını soyup şerit doğrayıcı ile doğruyoruz. Ben çekirdekli kısmını almadım zira benim evdeki kabaklar hayli çekirdekli çıktı, siz de ona göre doğrayabilirsiniz.
2. Bir tencereye tuzlu su hazırlayıp içine 2 yemek kaşığı zeytinyağı da dökerek kabakları 5 dk haşlıyoruz. (Zaten ince oldukları ve kabak çok çabuk piştiği için çok pişirmeyin, spagetti gibi olmayacaktır)
3. Bir tavaya 2 yemek kaşığı zeytinyağ koyup kıymamızı kavuruyoruz.
4. İnce doğranmış soğan ve sarımsağı da ekleyerek kavurmaya devam ediyoruz.
5. Haşlanan kabakları bu esnada süzüp bir kenarda bekliyoruz. (Süzdüğünüz sudan 1 çay bardağı ayırmanız gerekiyor)
6. Tavada kavrulan soğan, kıyma ve sarımsağa salçayı ekleyerek ayırdığımız su ile sosun kıvamını açıyoruz.
7. Tuz ve karabiber ile tatlandırıp kabakların üzerine servis ediyoruz.

Ben yerken üzerine bir kaşık da ev yoğurdu koydum, harika oldu ..

Afiyetle, sağlıkla

RUŞEYMLİ TUZLU KEK

Uzun bir ara oldu yine.. Tatiller, bayramlar bitti, evimize döndük. Tatilde alınan kiloları verme zamanı. Haftasonu yaptığım bu kek diyet yaparken tutan "TUZLU KRİZİ"me birebir geldi, elbette hepsini yemedim :) Ama çayın yanına bir şey yiyebilme fikri bile beni mutlu ediyor :)

Malzemeler: 

(23 cm kelepçeli kalıpta pişirdim, diyette olan birini 3-4 gün idare edebilir ancak tadı o kadar güzel ki diyette olmasanız bile, sağlıklı atıştırmalık statüsünde güzel bir tarif)

• 1 adet yumurta 
• 1 paket kabartma tozu
• 2 yemek kaşığı yoğurt
• 1 çay kaşığı tuz
• 3 yemek kaşığı zeytinyağ
• 2 yemek kaşığı rendelenmiş beyaz peynir
• 2 yemek kaşığı konserve mısır (konmasa da olur)
• 5-6 yemek kaşığı buğday ruşeymi (kaşıktan akmayan cıvık bir hamur olmalı, elle toplanmamalı ama kek gibi akışkan da olmamalı)

Yapılışı:

1. Yumurta, yağ, yoğurt, tuz ve kabartma tozunu (Ruşeym hariç) bir kaba koyup karıştırıyoruz.
2. Peynir ve mısırı da ilave ediyoruz.
3. Kıvamını bulana kadar kaşık kaşık ruşeym ekliyoruz. (Verdiğim ölçüden az ya da bir kaşık fazla olabilir, malzemeye göre değişkenlik gösterecektir.)
4. Cıvık ama koyu bir hamur olunca, yağlı kağıt serilmiş 23 cm çapınca bir kelepçeli kalıba hamuru döküp eşit şekilde yayıyoruz. (Kelepçeli kalıp yoksa bir borcam da olur, boyunu çok büyük tutmayın, fazla ince olacaktır.)
5. 180 derece fırında kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

MANTAR PANE

Bu sanırım bayramdan önceki son tarifim olacak .. Şimdiden hepinize güzel bir tatil, sevdiklerinizle huzurlu bir bayram diliyorum.

Bayram sofranızda da keyifle ikram edebileceğiniz pratik, şık sunumlu bir öneri ile geldim bugün..

Malzemeler:

• 15-20 adet küçük boy mantar 
• 1 adet yumurta
• 1 yemek kaşığı un
• 3 yemek kaşığı galeta unu
• Tuz
• Kızartmak için yağ

Dip Sos:

• 2 yemek kaşığı yoğurt
• 1 yemek kaşığı mayonez
• Tuz
• İnce kıyılmış dereotu

Yapılışı:

1. Mantarları yıkayıp saplarını ayırıp iyice kuruluyoruz.
2. Bir tabağa un, bir tabağa galeta unu ve bir diğer tabağa da biraz tuz ile çırpılmış yumurtayı hazırlıyoruz.
3. Tavaya sıvıyağ koyup (kızartma olacak kadar) ısıtıyoruz.
4. Mantarları önce una sonra yumurtaya sonra da galeta ununa bulayarak kızgın yağda her iki yüzü kızarana kadar pişiriyoruz.
5. Kağıt peçete serdiğimiz bir tabağa alıyoruz.
6. Dip sos malzemelerini bir kasede karıştırarak sos tabağına alıyoruz.
7. Mantarları ve sosu servis tabağına koyarak sıcakken servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

ELMALI TURTADA GÜNCELLEME VAR

Tarif defterim :) yani blogum eski olunca zaman zaman eski tariflerimin fotoğraflarını güncelliyorum biliyorsunuz.

Elmalı Turta da son güncellediğim fotoğraf oldu.

Bu çok sevilen tarifimi denemenizi öneririm..

Afiyetle, sağlıkla

SEBZELİ KİŞ

Uzun yıllardır aynı kiş hamuru ile çalışıyorum bu tarifleri. Bu sefer üzerine sebze koyarak sanırım en lezzetli versiyonunu elde ettim.

Hamur ve sos tarifini tekrar yazıyorum, sebze kısmı sadece farklı. 

Malzemeler:

Kiş Hamuru Malzemeleri:

• 1,5 su bardağı un
• 60 gr oda ısısında yumuşak tereyağ
• 1 adet yumurta
• 2 çorba kaşığı süt
• Çay kaşığının ucu ile (yaklaşık yarım çay kaşığı) kabartma tozu

Kişin Sos Malzemesi:

• 2 yumurta
• 1 paket krema
• 1/2 su bardağı rendelenmiş taze kaşar peyniri
• tuz, karabiber

İç Malzeme:

• 1 adet patates
• 1 adet kabak
• 1 adet havuç
• İnce kıyılmış dereotu

Yapılışı:

1. Mutfak robotunuz varsa tüm hamur malzemesini içine koyun, kısa süre çalıştırın, hamurunuz top halinde hazır olacak. Eğer yoksa elinizle hamur toparlanan kadar yoğurmanız yeterli.
2. Yoğurduğumuz hamuru streç filme sarıp buzdolabında 30 dk bekletiyoruz.
3. Patatesi soyup ikiye kesiyoruz. İnce ay şeklinde doğruyoruz.
4. Aynı şekilde kabakları da soyup ortadan ikiye kesip ince ay şeklinde doğruyoruz.
5. Havucu da soyup çok ince yuvarlak şekilde doğradıktan sonra bir tencere tüm sebzeleri koyup -üzerlerini geçecek kadar su ve 1 çay kaşığı tuz ekleyip 7-8 dk haşlıyoruz (kaynadıktan sonraki süredir) 
6. Bir yuvarlak kabı margarinle iyice yağlıyoruz.
7. Dinlenen hamuru tezgaha un serpip bir merdane ile yuvarlak açıp yağladığımız kabın içine yerleştiriyoruz. Kenarlarını kabın kenarlarının boyunda bir bıçak yardımı ile kesiyoruz.
8. Taban kısmını bir çatalla çeşitli yerlerinden deliyoruz.
9. Bir kasede tüm sos malzemelerini iyice karıştırıp haşlayıp süzdüğümüz sebzelerle karıştırıyoruz. Bu karışımı kiş hamurumuzun üzerine döküp her yeri eşitliyoruz.
10. 180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

ŞEFTALİLİ ALTÜST KEK

Uzun zamandır yapmak istediğim bir kekti. Ancak şeftalinin hamuru ıslatmasından ve keyifsiz bir kalınlıkta bir kek olmasından yana endişelerim vardı. İnternette yerli ve yabancı sitelerde hayli gezindim ve sonunda aradığım keki buldum. Özge'nin Oltası sayfasında tüm ölçüleri birebir yapıldığında harika bir sonuç veren bu tarifi buldum. Kendisine sevgilerimi iletiyorum :)

Kayıtlarımda kalması için ben de burada paylaşıyorum.

Buyrun tarif geliyor :)

Malzemeler:

(26 cm kelepçeli kalıpta pişirdim)

Altı yani Şeftali kısmı için;

• 1 adet büyük boy (küçük ise 2 tane) olgun şeftali (çok yumuşak olmasın)
• 1 tatlı kaşığı mısır nişastası
• 1 yemek kaşığı toz şeker
• Bunları karıştırmaya yetecek miktarda 1-2 yemek kaşığı limon suyu 

Kek Hamuru;

• 1 adet yumurta
• 1 su bardağı toz şeker
• 1,5 su bardağı un
• 1 paket kabartma tozu
• 1 paket vanilya
• 1 su bardağı ılık süt (hafif ısıtıyoruz)
• 1/2 su bardağı eritilip soğutulmuş tereyağ (yaklaşık 100 gr) (eritirken yanmaması için içine 1 yemek kaşığı zeytinyağı ilave ettim)
• 1 yemek kaşığı limon suyu

Yapılışı:

1. Sütü ılıtıp içine 1 yemek kaşığı limon suyu ilave ederek 10 dk kadar bekletiyoruz. Bu Buttermilk elde etmemizi sağlıyor, sütü kesiyor ve yoğurdun dibine benzer bir şey elde ediyoruz.
2. Tereyağını 1 yemek kaşık zeytinyağı ile yakmadan eritip soğutuyoruz.
3. Kelepçeli kalıbımızın altına yağlı kağıt yerleştirerek hazırlıyoruz.
4. Şeftaliyi ince ince kabuklarını soymadan ay şeklinde dilimliyoruz.
5. Bir kasede nişasta, toz şeker ve limon suyunu karıştırıp bir sos hazırlıyoruz. 
6. Şeftalileri bu sosa bulayarak yağlı kağıt serdiğimiz kalıbın taban kısmına diziyoruz.
7. Un, kabartma tozu ve vanilyayı bir kasede harmanlıyoruz.
8. Yumurta, toz şeker ve erimiş yağı mikserle iyice çırpıyoruz.
9. Hazırladığımız kesik sütten biraz döküp biraz da unlu karışımdan katarak yine çırpıyoruz.
10. Süt ve un bitene kadar bunu tekrarlıyoruz.
11. Boza kıvamında kek harcımız hazır olunca şeftalilerin üzerine döküp 170 derece fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Kürdan testi yaparak içinin pişip pişmediğini kontrol ediyoruz.
12. Fırından aldığımız kek iyice soğuyunca kenarlarını dikkatlice kurtararak kelepçeyi açıyoruz.
13. Servis tabağına ters yüz ederek kağıt kısmı üste gelecek şekilde keki yerleştiriyoruz.
14. Yavaşça kağıdı açarak kekimizi servise hazır hale getiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

TAZE BÖRÜLCE SALATASI

Tamam İstanbul'dayız , her şey elimizin altında.. Yok öyle değil aslında biz öyle sanıyoruz. Bazı şeyler var ki İstanbul'a hiç gelmiyor ya da gelse de en "organik" sıfatıyla ederinin 5 katına almak durumunda kalıyoruz bu zavallı şehirde yaşayanlar olarak, tıpkı bu börülce gibi.

Manisalıyım ben.. Manisa'da bir börülce alındığında onu fasülye sanmazsanız. İnceciktir, uzundur.. Börülcenin kendince bir tadı vardır.. Damağım gıdıklandı şimdi bak :) Neyse madur İstanbullular olarak biz suretiyle idare ede duralım, size bugün en sevdiğim Ege yemeklerinden daha doğrusu salatalarından birini anlatayım. Yine Müge'ye denk bir şey, yap ye modunda :)

Malzemeler:

• 1/2 kg taze börülce
• 1 limon 
• 2-3 diş sarımsak
• Yarım çay bardağı zeytinyağı
• 2 dilim bayat ekmek
• Tuz

Yapılışı:

1. Börülceleri bire yada ikiye bölüp tuz eklediğimiz suda haşlıyoruz.
2. Dişe gelir şekilde haşlamanızı öneririm fazla haşlarsanız kefiysiz olabilir.
3. Mutfak robotunda bayat ekmek, dövülmüş sarımsak, ölçünün yarısı kadar zeytinyağı ve tuzu çekerek tarator sos hazırlıyoruz.
4. Haşladığımız börülcelerin üzerine tarator sosumuzu yayıp kalan zeytinyağını börülcelerin üzerine gezdiriyoruz. Ilık ya da soğuk şekilde servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla 

KARABUĞDAY PİLAVI

Protein bakımından zenginliğini duyduduğumdan beri karabuğday sıkça tüketiyorum. Daha önce kremalı denemiştim, nispeten daha yaplı (dolayısıyla lezzetli) bir tarifti.. Bu sefer sağlığı kalori ile de buluşturmaya çalışınca ortaya bambaşka güzel bir lezzet çıktı.

Malzemeler:

• 2 su bardağı karabuğday (Greçka)
• 250 gr mantar
• 2 adet kırmızı kambo biber
• 1 paket dolmalık fıstık
• Tuz, karabiber, nane ve tarçın
• 3 yemek kaşığı zeytinyağ
• Su

Yapılışı:

1. Mantarları yıkayıp dilimleyerek hazırlıyoruz.
2. Biberler doğruyoruz.
3. Bir tencereye zeytinyağını koyup önce biberleri soteliyoruz. Buna dolmalık fıstıkları da ekleyerek bir süre beraber pişiriyoruz. 
4. Sonrasında mantarları ekleyerek suyunu salıp çekene kadar pişiriyoruz.
5. Mantarlar da ufalınca karabuğdayı ekliyoruz.
6. 4 su bardağı su (karabuğday ölçüsü 1'e 2 şeklindedir) ekleyerek, tuz, karabiber, nane ve biraz tarçın ile tatlandırıyoruz.
7. Suyunu çekene kadar pişirip bir süre demlendirdikten sonra servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

YOĞURTLU PATLICAN SALATASI

Bizim evde bu salatayı eşim yapar. Ondan güzelini yapabileceğimi de sanmıyorum çünkü bu salataya hakikaten ruhunu, kalbini tüm sevgisini katıyor.. 

Yemek yapmayı en az benim kadar sevdiği için sıkça mutfakta vakit geçirir, kendi sevdiği ve yediği şeyleri pişirir.. Çok da güzel tabak yapar.. Öyle ki o tabaklarda süs olur, mesaj olur :)

Sizin de eşiniz mutfağa giriyor mu?

Ha şunu da söylemeden geçmeyeyim.. Engin mutfağa girerse mutfağı bulduğu gibi hatta çoğu zaman bulamadığı :) gibi bırakır, o konuda hakkını yiyemem.. 

Buyrun Engin usulü patlıcan salatamıza..

Malzemeler:

• 3 adet büyük boy patlıcan
• 1 su bardağı yoğurt
• 2 diş sarımsak
• Tuz

Yapılışı:

1. Patlıcanları ocakta-fırında ya da mangalda közlüyoruz.
2. Kabuklarını üzerinde hiç bırakmadan (rengi sakız gibi olacak) dikkatlice soyuyoruz.
3. Soyduğumuz patlıcanı bir kesme tahtasında bıçakla iyice ezilene kadar inceltiyoruz. İşte burası bu salatayı lezzetli yapan kısmı.. O kadar iyi dövmeliyiz ki ağzınıza bütün bir parça asla gelmesin. Kaymak gibi pürüzsüz bir salata olana kadar inceltiyoruz.
4. Yoğurdu sarımsaklayıp iyice çırpıyoruz.
5. Patlıcana yoğurdu karıştırıp servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

MANTI MAKARNA

Herşeye ulaşabilmek, herşeyin elinin altında olması artık sıradan bir durum iken şu günlerde hala daha fazlasını arar duruma geldik. Gece bakkaldan bir şey istesek de getirse, biz çıkmasak kafasıyla tasarlanan uygulamalar, arabanı park ettiğin yeri sana hatırlatan cep telefonu falan.. Her şey hep daha pratik olsun diye..

Bu makarna herşeyin elimizin altında olmadığı günlerden. Canımız mantı istediğinde buna ulaşmak mümkün olmadığında annem ve teyzem bu makarnaları doldururdu bize. Bir paket makarnayı oturur usul usul doldururlardı. Şimdilerdeki gibi koy kıymayı tepesine ye gitsin modunda değillerdi sanırım :)

Pazar günü ben de bu günlerin hatrına evde mantı makarna yapmaya karar verdim. Evde Pastavilla marka vardı ama beni oldukça zorladı diyebilirim, ağzı kapalı midyeleri doldurmak daha uzun sürdü. Yarım paket 3 kişiye yetti de arttı bile.. 

Siz de evde makarnaya mantı görünümü katmak isterseniz bunu yapabilirsiniz.

Malzemeler:

• 1/2 paket Lumache (Mantı) makarna 
• 50 gr kıyma
• 1 küçük boy kuru soğan
• tuz, karabiber
• Tereyağ
• Kırmızı pul biber
• Sarımsaklı yoğurt

Yapılışı:

1. Kıyma, rendelenmiş kuru soğan, tuz ve karabiberi yoğuruyoruz.
2. Mantı makarnaların içini hazırladığımız bu kıyma ile dolduruyoruz.
3. Bir tencereye su koyup, tuz ve sıvıyağ ekleyerek kaynatıyoruz.
4. Kaynayan suya hazırladığımız mantı makarnaları koyup haşlıyoruz.
5. Tereyağını tavada eritip üzerine kırmızı pul biber ekleyip kısa bir süre yakmadan yağı kızartıyoruz.
6. Mantı pişince servis edeceğimiz tabağa alıp üzerine sarımsaklı yoğurt ve kırmızı biberli yağ döküyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

SAKIZ KABAĞI MEZESİ

Ege'nin topraktan alıp küçük bir işlemle yapılan harika lezzetleri.. Sarımsak ve hali zeytinyağı ile bezenmiş, saatlerce uğraşılmışcasına keyif veren nefis yemekleri..

Bugün size anlatacağım işte böyle bir meze..

Buradaki en temel şey kendinize mümkünse en körpesinden, ufaklarından çiçeği tepesinde yeşil kabak bulmak.. Sakız kabağı..

Sonrası için hazır olun.. 

Beni bu güzelle tanıştıran Beyza'ya sevgilerimle :)

Malzemeler:

• 1 kg sakız kabağı (en küçüklerinden yaklaşık 10-12 adet oluyor)
• 1 çay bardağı zeytinyağ
• 3 diş büyük boy sarımsak
• 1 adet büyük boy limon
• Tuz

Yapılışı:

1. Kabaklarımızı soymadan, güzelce yıkıyoruz. Ben tepesini bile kesmiyorum körpe oldukları için, son derece lezzetli oluyor.
2. Derin bir tencerede yumuşayıncaya kadar (ama parçalanacak kadar yumuşamasın) haşlıyoruz.
3. Suyunu süzüp servis edeceğimiz borcam ya da tabağa alıyoruz. (Soslu olduğu için derinliği olan bir tabak tavsiye ederim)
4. Sarımsakları dövüp, limon suyu, zeytinyağ ve tuz ile iyice karıştırarak bir sos hazırlıyoruz.
5. Kabakların üzerine döküp servise hazır hale getiriyoruz. (Ben genellikle bütük servis ediyorum, fotoğraftaki gibi keserek de servis edilebilir)

Afiyetle, sağlıkla

KARAMELİZE ŞEFTALİLİ İRMİK TATLISI

Dün Sevgim'in doğumgünüydü. Son dakikada evde toplanmaya karar verince sevdiği şeylerden pratik bir menü oluşturdum. Bu sıcakta, yaz günü pasta falan uğraşmak istemediğim ve Sevgim irmiği çok sevdiği için de hem şık hem de pratik sunumlu bu kuplardan yapıverdim.

Hazırlaması 15/20 dk süren bu pratik tatlıyı denemenizi tavsiye ederim, biz üzerine dondurma koyup da servis ettik, 10 numara oldu :)

Malzemeler: (10 kup çıktı)

• 3 büyük boy su bardağı (Şu meşrubat bardağı gibi olanlardan) süt
• 8 yemek kaşığı irmik
• 6 yemek kaşığı toz şeker (ben tatlı pek sevmiyorum, isterseniz çoğaltabilirsiniz)
• 1 yemek kaşığı hindistan cevizi
• 1 paket vanilya
• 2 olgun şeftali
• 3 yemek kaşığı toz şeker (Bu şeftali için)
• Muhallebiyi inceltmek için soğuk süt

Yapılışı:

1. 3 büyük boy su bardağı süt, irmik, vanilya ve hindistan cevizini bir tencereye alıp karıştırarak koyulaşana, göz göz olana kadar pişiriyoruz.
2. İyice koyulaşınca ocağı kapatıyoruz ve azar azar süt ilave ederek muhallebiyi hafif akışkan bir kıvama getiriyoruz.  (Eğer tatlınızı kupta değil büyük bir tepsi ya da borcama yapmak isterseniz bu inceltme aşamasını yapmayın, direk hafif ıslatılmış borcama tatlınızı dökün)
3. Kıvamını açtığımız irmikli muhallebiyi servis yapacağımız kuplara paylaştırıp şeftalileri hazırlamaya geçiyoruz.
4. Şeftalileri soyup orta büyüklükte küpler haline doğruyoruz.
5. Bir tavaya 3 yemek kaşığı toz şekeri koyup ocakta eritmeye başlıyoruz. 
6. Şeker eriyince hafif rengi dönmeye başlayınca şeftalileri ekliyoruz. 
7. Şekeriniz toparlanbilir endişelenmeyin, şeftaliler suyunu salıp tekrar çekene kadar ve hafifçe karamelleşinceye kadar alt üst ederek pişiriyoruz.
8. Pişen şeftalileri bir kaşıkla muhallebilerin üzerine paylaştırıp soslarından da dökerek tatlımızı tamamlıyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

PIRASALI ARNAVUT BÖREĞİ

Trakyalı oluşumdan sanırım benim için böreğin yeri tatlının çok çok üstünde. Neden tatlı ile kıyasladın derseniz hani hanımların tatlı krizleri vardır ya benim tam tersi tuzlu krizim tutar :)

Tuzlu krizimi durdurabilecek en sevdiğim şey ise "börek"tir.. Bu konuda hiç tartışmaya gerek yok. Dışarıdan börek değil ama evden severim asıl.. Böyle içinde hele ıspanak, pırasa, patlıcan gibi sebze varsa benden mutlusu yok :)

Bu börek evimizde pişti, evimizde açıldı. Hamurun kraliçesi Niktur (kendisi yengem olur) açtı yassı ağacı, serdi örtüyü bir baktım börek bitmiş bile.. Ama inanın korkulacak bir şey değil, herkes yapabilir.. 

Haydi deneyin !

Malzemeler:

(Büyük fırın tepsisinde pişirdik)

Hamuru için;

• 1,5 kg un 
• 2 yemek kaşığı sirke
• 2 çay kaşığı tuz
• 2-2,5 su bardağı un (ılık su)

Arasına ;

• 100 gr tereyağ
• Yarım su bardağı sıvıyağ

İç Harcı ;

• 6-7 sap pırasa
• 4 yemek kaşığı zeytinyağ
• 1 tatlı kaşığı salça
• Tuz, karabiber

Yapılışı:

1. Önce iç harcını hazırlıyoruz. Pırasaları ince ince doğruyoruz.
2. Bir tencereye sıvıyağı koyup pırasaları iyice yumuşayıncaya kadar kavuruyoruz. 
3. Pişmesine yakın salça ve baharatlarını ekleyerek soğumaya bırakıyoruz.
4. Derin bir yoğurma kabına unu ekliyoruz. Ortasını havuz gibi açarak sirke ve tuzu katıyoruz.
5. Suyu yavaş yavaş yedirerek rahatça toparlanan, yumuşak, pürüzsüz bir hamur elde edene kadar yoğuruyoruz.
6. Hamurun üzerine bir bez örterek 10 dk kadar özleşmesini bekliyoruz.
7. Bir tavada tereyağ ve zeytinyağını yakmadan eritiyoruz.
8. Hamuru 12 eşit bezeye ayırıyoruz. 
9. Tezgaha un serpip bir beze alarak pasta tabağı büyüklüğünde açıp üzerine yağ sürüp bir tabağa koyuyoruz. 5 bezeyi bu şekilde açıp yağlıyoruz. 6. açtığımızda bunun üzerine yağ sürmüyoruz ve tabağı dolaba kaldırıyoruz. (Bu böreğin alt kısmı olacak)
10. Aynı şekilde yine 5 tane daha açarak yağlayıp üst üste bçir tabağa koyuyoruz, 6.yı yağlamadan en üste koyuyoruz. (En üsttekini yağlamayışımızın sebebi bir kez daha açacak olmamız) Bu tabağı dolaba koyup diğerini dolaptan alıyoruz.
11. Fırın tepsisini güzelce yağlıyoruz.
12. Tezgahı unlayıp 6 tane üstüste duran bezeyi bu sefer tepsi büyüklüğünde açıyoruz.
13. Açtığımız hamuru tepsiye yerleştiriyoruz.
14. Her yerine eşit gelecek şekilde iç malzemesini üzerine koyuyoruz.
15. Diğer hamuru da dolaptan alıp yine tepsi büyüklüğünde açarak tepsiyi kapatıyoruz.
16. Bir fırça ile iyice üzerine yap sürüp dilim dilim kesiyoruz.
17. 200 derece fırında üzeri kızarana kadar pişiriyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

ELMAPARE - ELMALI KURABİYE2

Aslında Elmalı Kurabiye tarifim fikstir. Yıllardır, sizinle de daha önce paylaştığım bu tarifi yaparım.
Bu yeni bir deneme oldu diyebilirim.
Hamuru bulut gibi oldu.. İçine kayısı marmelatı ya da vişne de konabilir.. Ya da mesela nutella.. Denemeden bilemezsin :)

Malzemeler:

• 200 gr tereyağ
• 1 çay bardağı pudra şekeri
• 1 çay bardağı sıvıyağ (ben mısırözü kullandım)
• 1 yemek kaşığı yoğurt
• 1 yemek kaşığı nişasta
• 1 tatlı kaşığı sirke
• 1/2 paket kabartma tozu
• Aldığı kadar un (Benim 4 bardağa yakın aldı)

İç Harcı;

• 3 adet elma
• 1 yemek kaşığı toz şeker
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• 1 avuç doğranmış/çekilmiş ceviziçi

Üzerine;

• Ceviz , pudra şekeri

Yapılışı:

1. Elmaları rendeleyip şeker ile birlikte suyunu çekene kadar pişiriyoruz.
2. Üzerine tarçın ve cevizi ekleyip karıştırıp soğumaya bırakıyoruz.
3. Hamur malzemelerini, un hariç bir kaba alıyoruz. 
4. Ele yapışmayan, kulak memesi kıvamında bir hamur elde edene kadar un ekleyerek yoğuruyoruz. Pürüzsüz, yumuşak bir hamur olmalı.
5. Hamurdan ceviz iriliğinde parçalar kopartıp avucumuzda açıyoruz. Ortasına iç harcımızdan koyup hamuru yırtmadan birleştiriyor ve yuvarlıyoruz.
6. Kat yeri altta kalacak şekilde yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine diziyoruz.
7. Üzerine bir parça (ben yarım ceviz koydum) ceviz yerleştiriyoruz.
8. Tüm hamur bitene kadar bu işlemi yaparak 180 derece fırında hafif pembeleşinceye dek pişiriyoruz.
9. Pişen kurabiyeleri fırından çıkartıp soğutuyoruz ve üzerine bir elek yardımıyla pudra şekeri serpiyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

KOLAY KREM KARAMEL

Yapması pratik, sunumu şık şeyler gönlümün en kıymetli noktasında oturur her daim. Üşendiğimden değil, vakitsizlikten veriyorum bu kıymeti kendilerine. Çalışan, mesaisinin çoğunu mutfağa ayıracak zamanı olmayan herkesin hakkı bu "vakit nakittir" temalı tarifler bence.. 

İşte yine bu konuda madalyayı hakeden bir güzel ile karşınızdayım.

Yapması 10-15 dk kadar sürüyor.. Soğutup ikram ettikten sonra ise alacağınız takdirin, toplayacağınız tebessümün kıymeti paha piçilemez. (Mastercard reklamı gibi mi ne oldu bu) :)

Yani anlayacağınız on numara 5 yıldız kendisi ..

Buyrun tarife geçelim... 

Kasenizin büyüklüğüne göre kaç tane çıkacağı değişecektir. Ben nescafe fincanında ve minik likörlüklerde yaptım, 10-12 adet çıktı.

Malzemeler: 

• 1 kg süt
• 1 adet yumurta
• 2 tepeleme yemek kaşığı un
• 2 tepeleme yemek kaşığı nişasta (mısır/buğday farketmez)
• 7 yemek kaşığı toz şeker (ben çok tatlı sevmem)
• 1 tepeleme yemek kaşığı tereyağ
• 1 kepçe toz şeker (karameli için)

Yapılışı:

1. Süt, yumurta, toz şeker, nişasta ve unu bir tencereye alalım. Bir çırpma teli ile iyice çırpıp karışmalarını sağlayalım.
2. Ocağı yakalıp ve muhallebi koyulaşıncaya kadar karıştırarak pişirelim.
3. Muhallebi kaynayıp göz göz patlayınca ocağı kapatalım.
4. Tereyağını ekleyip bir mikser yardımı ile 3-4 dakika muhallebi krem gibi pürüzsüz ve parlak oluncaya kadar çırpalım.
5. Bir tavaya 1 kepçe toz şekeri koyalım ve ocağa alalım.
6. Altın sarısı bir renk alana kadar şekeri eritelim. Arada tavayı sallayarak yanmasını engelleyelim.
7. Servis için kase/bardak ne kullanacaksak dibine önce tavada erittiğimiz karemelden bir kaşık koyup üzerine muhallebiden dökelim. Bitene kadar tekrarlayalım.
8. Önce bir süre tezgahta soğutalım, sonrasında buzdolabına koyalım.
9. En az 2-3 saat beklettikten sonra (Ertesi gün daha güzel oluyor) koyduğumuz kase/bardak kenarlarını biraz bıçakla gevşetip servis edeceğimiz tabağa ters çevirerek servise hazır edelim.

Afiyetle, sağlıkla

PEYNİR TABAĞI HAZIRLAMANIN PÜF NOKTALARI

Son dönemde bir davet verildiğinde peynir tabağı hazırlama fikri sıkça uygulanır oldu.

Avrupa'daki ve Amerika'daki yaygın kullanımı özellikle şarabın yanında bir ikram olarak görülse de biz bunu kahvaltılara, çay davetlerine hatta ramazan sonralarına kadar taşıdık. 

Artık bizim de hem görünümü hem de çeşitliliği ile keyif aldığımız bu çeşniyi daha da gösterişli bir hale sokmak için bir iki tiyodan bahsedeceğim sizlere.

• Öncelikle peynir tabağı hazırlamadan önce kaç kişilik bir misafir grubunuz olduğunu dikkate almalısınız. Öyle ki koyduğunuz çeşitlerin kişilere yeterli olup olmayacağını düşünmeniz gerekir.

• Peynirlerin güzel bir görsel kompozisyon yaratabilmesi için çeşitli form ve hatta renklerde olması sonucunuzu mutlaka etkiliyor, bunu dikkate almanızı öneririm.

• Tabağınıza önce peynirlerinizi yerleştirin. Peynirlerin formlarına göre onları tabağa yerleştirdikten sonra araları doldurmak çok daha zevkli oluyor, bana inanın :)

• Evinizde illa ki "peynir tabağı" olarak satılmış bir tabak olmasına gerek yok. Büyük bir cam tepsi, oval porselen bir servis tabağı da işinizi görecektir.

• Peynirlerinizi yerleştirdikten sonra yanlarına kuruyemişler, kuru meyveler, taze sebzeler, soslar, reçeller, krakerler yerleştirebilirsiniz.

• Bazı sos ve reçelleri tabağınızın içine oturtabileceğiniz minik kase ve ayaklı servislere koymanızı öneririm.. Oldukça güzel bir görünüm yakalayabilirsiniz.

Peynir tabağı eminim masanızda en popüler sunum olacaktır..

Keyifli hazırlıklar dilerim..

Afiyetle, sağlıkla

ZEYTİNYAĞLI SEMİZOTU YEMEĞİ

Semizotu, hafif mayhoş tadıyla çok sevdiğim bir sebzedir. Daha önce sizlerle iki salata tarifi paylaşmıştım, farkettim ki yemeğini sıkça yapmamıza rağmen arşivimde yer almamış. 

Diğer salataları da hatırlamak isterseniz diye linklerini ekliyorum ve hızlıca tarifime geçiyorum.

Tavuklu Semizotu Salatası

Yoğurtlu Semizotu Salatası

Malzemeler:

• 1 bağ semizotu
• 1 adet orta boy kuru soğan
• 1 adet havuç
• 1-2 adet kırmızı kapya biber (Boyu büyükse tek yeterli olacaktır)
• 1 dolu yemek kaşığı pirinç/bulgur (Semizotu bağınız çoksa arttırabilirsiniz ben pek fazla pirinçli sevmiyorum)
• 1 yemek kaşığı salça
• 3-4 yemek kaşığı zeytinyağ
• tuz

Yapılışı :

1. Semizotunu ayıklayıp yıkıyoruz. Ben saplarını da kullanıyorum, o ekşiliğini seviyorum. Ama sevmiyorsanız sadece yapraktan da yapılabilir.
2. Saplı tercih ettiysek doğruyoruz.
3. Soğanı ufak yemeklik şekilde doğruyoruz.
4. Havucu minik küpler halinde dilimliyoruz.
5. Aynı şekilde biberleri de minik minik keserek hazırlıyoruz.
6. Tencereye yağı koyup soğanları kokusu çıkana kadar yakmadan hafifçe kavuruyoruz. 
7. Biber ve havuçları da ekleyerek bir süre sıcakta gevşemelerini sağlıyoruz. (Annem buna pörpülemek der) :)
8. Salçayı ekliyoruz ve hemen ardından semizotunu da ilave ediyoruz.
9. Son kalan malzememiz olan pirinci de ekleyerek çok değil belki yarım çay bardağından biraz fazla su ilave ediyoruz. Suyunu çekerse ve henüz pirinçleri pişmemişse yeniden ekleyebilirsiniz ama şaldur şuldur sulu olmamalı. (Ateşiniz kısık olsun)
10. Yemek suyunu çekip kendi yağı ile kaldığında ocağın altını kapatıyoruz ve ister soğuk ister ılık şekilde servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

PASTIRMALI HUMUS

Nohutla yapılan bir çok şeyi sevdiğim gibi Humus da vazgeçemediğim lezzetlerden biri. Ben hafif ılık ve pastırmalı severim. Bugünki tarifimiz de öyle olacak..

Malzemeler:

• 2 su bardağı nohut (Bir gece önce ıslatılmış olmalı)
• 1 limon suyu 
• 1 çay bardağı nohutun haşlandığı sıcak sudan
• 1 çay bardağı tahin 
• 3-4 yemek kaşığı zeytinyağ
• 1 diş ezilmiş sarımsak
• 1 çay kaşığı kimyon
• Tuz
• 150 gr pastırma
• 5 yemek kaşığı tereyağ

Yapılışı:

1. Bir gece önceden ıslatılmış nohutları düdüklü tencereye alıp üzerini geçecek kadar su koyuyoruz. Benim düdüklümde 15 dk haşlamam yetti, çatalla ezilebilecek kıvama gelinceye kadar haşlıyoruz.
2. Pişen nohutları mutfak robotuna alıyoruz. (Blender da kullanabilirsiniz) Nohutlara sıcak suyun yarısını ekleyerek (haşladığınız sudan kullanmanız daha da lezzetli olmasını sağlar) robotu 1-2 dk kadar çalıştırıp nohutları parçalıyoruz. 
3. Daha sonra tahin, zeytinyağ, sarımsak, limon suyu ve baharatları da katıp tekrar çalıştırıyoruz.
4. Son olarak kalan sıcak su ile ihiyaç varsa kıvamını biraz daha açabiliriz. (Eğer kalan su yetmezse biraz daha eklenebilir, kıvamı krem gibi olmalıdır)
5. Bir tavada tereyağını yakmadan eritiyoruz. Büyük parçalar halinde dilimlediğimiz pastırmaları tereyağında yakmadan bir iki çevirerek hafifçe pişiriyoruz.
6. Humusumuzu servis edeceğimiz tabağa alıp üzerine pastırmaları yerleştiriyoruz. Tavada kalan tereyağının tamamını üzerine döküyoruz.
7. Ilıkken servis ediyoruz. 

Not: Eğer humusunuzu erken pişirdiyseniz ve soğuduysa son dakika mikrodalga fırında ya da benmari usulü ısıtabilirsiniz.

Afiyetle, sağlıkla

UNSUZ KABAK BÖREĞİ - DİYET MÜCVER

Ne saçma bir fotoğraf :( Ama iftardan hemen önce yapılınca tepside çekilen fotoğraftan ne bekliyoruz? Hiç :(

Daha önce unsuz pırasa böreği paylaşmıştım sizinle, bugün de kabak geldi.. Sağlıklı beslenen, diyet yapanlar için de harika üstelik.. Ama diyet yapmıyorsanız dahi deneyin derim.

Malzemeler:

• 3 tane büyük boy kabak
• 1 adet küçük boy kuru soğan
• 1/2 demet maydanoz
• 1/2 demet taze nane
• 1/2 demet dereotu
• 200 gr beyazpeynir
• 3 adet iri boy yumurta
• tuz, karabiber
• 3-4 yemek kaşığı zeytinyağ

Yapılışı:

• Kabakları soyup rendeliyoruz. Suyunu sıkıyoruz.
• Derin bir kasede rendelediğimiz kabakların içine rendelenmiş kuru soğan, ince doğranmış nane,maydanoz,dereotu, yumurta, ufalanmış peynir, zeytinyağ ve baharatları ekleyip iyice karıştırıyoruz.
• Büyük boy fırın tepsisine yağlı kağıt seriyoruz.
• Elimizle heryere eşit olacak şekilde hazırladığımız harcı tepsiye yayıyoruz.
• Önce 180 derecede yarım saate yakın pişiriyoruz. Son 10 dk da 200 derece yapıp üzerinin iyice kızarmasını sağlıyoruz.
• Sıcak ya da soğuk nasıl seviyorsanız dilimleyerek servis edebilirsiniz.

Afiyetle, sağlıkla

ÇİLEKLİ MAGNOLIA PUDİNG

Daha önce oreolu ve muzlu magnolia tarifi paylaşmıştım sizlerle.. Çilek mevsimi gelince bir başka tarifle bu sefer farklı bir denemem oldu. Bu tarifi kuzenim Nilay'dan aldım, denemiş beğenmiş .. Biz de oldukça beğendik ve sanırım bundan sonra temel magnolia tarifimiz bu olacak..

Malzemeler:

• 2 yemek kaşığı un
• 3 yemek kaşığı mısır nişastası
• 2 adet yumurta
• 3/4 su bardağı toz şeker
• 1 kg süt
• 1 paket vanilya
• 1 paket sıvı krema
• 1 paket labne peyniri
• 1 ufak paket bebe bisküvisi
• 1/2 kg çilek

Yapılışı:

1. Derin bir kapta un, şeker, nişasta, süt, vanilya ve yumurtayı bir tel çırpıcı yardımıyla çırpıyoruz.
2. Çırptığımız bu karışımı bir tel süzgeçten süzerek tencereye aktarıyoruz.
3. Orta hararetteki ateşte koyu muhallebi kıvamına gelene kadar karıştırarak pişiriyoruz.
4. Pişen muhallebiyi mikserle 3-4 dakika kadar düşük hızda çırparak hem soğutup hem de kabuklanmamasını sağlıyoruz.
5. Daha sonra muhallebiye, labne ve kremayı da ekleyerek 2-3 dk kadar daha çırpıyoruz.
6. Çilekleri yıkayıp doğruyoruz.
7. Servis edeceğimiz tabağın kenarlarına çilekleri bir sıra diziyoruz. Kabın ortasından başlayarak muhallebiden döküyoruz. 2-3 kepçe döktükten sonra elimizle ufaladığımız bebe bisküvilerini gezdiriyoruz. Yine muhallebi döküyoruz. Bu sefer biraz çilek gezdiyoruz. Bu şekilde muhallebi tamamlanana kadar yapıyoruz. En üste bebe bisküvisi ya da çilek arzuya göre nasıl isterseniz dizebilirsiniz.
8. Soğutup servis ediyoruz.

Afiyetle, sağlıkla

IZGARA BALKABAKLI MERCİMEK SALATASI

Bu salatanın tarifini, geçenlerde misafirlerimin olacağı bir cumartesi günü sabah kahvaltı ederken televizyonda izledim. Aslında herşeyim hazırdı. Ama tarif o kadar pratikti ki hadi bunu da yapayım dedim ve kalktım uyguladım. Evde tüm malzemelerin oluşu da tabii yapabilmemin en büyük destekçisi oldu diyebiliriz...

"Balkabağın da mı vardı?" diye soranlarınız var belki de.. O gün bunu anlattığımda misafirlerim sordu çünkü :) Evet , çocukların çorbalarına katarım diye dilim dilim buzlukta tuttuğum kabaklar vardı, işime yaradılar.

Malzemeler :

• 4-5 dilim balkabağı
• 1,5 su bardağı yeşil mercimek
• 4-5 sap taze soğan
• İnce kıyılmış 1 avuç maydanoz
• 1-2 avuç iri kıyılmış ceviziçi
• 10-12 adet doğranmış kuru kayısı
• 1 adet limon
• 1 kahve fincanı zeytinyağ
• tuz

Yapılışı:

1. Balkabaklarını küp küp doğrayıp yağlı kağıt serilmiş 200 derece fırına verip yaklaşık 20 dk kadar pişiriyoruz. (Altları daha çabuk pişebiliyor, kontrollü olalım)
2. Yeşil mercimekleri yıkayıp bir tencereye alalım, üzerini geçecek kadar su koyup ocağa koyalım. Bir taşım kaynatıp suyunu süzelim. Böylece karasını almış oluyoruz.
3. Mercimeklerin üzerine tekrar su koyup bu sefer çiğneme diriliğine gelene kadar haşlayalım. Çok lapa olmamasına dikkat edelim.
4. Mercimekler ve kabaklar pişince bir derin karıştırma kasesinde tüm diğer malzemelerle harmanlayarak servis edelim.

Afiyetle, sağlıkla