ZEBRA KEK

Bu keki bir altın günümüzde Pınar B.'de yemiştik.Hem tadı hem de görüntüsü harikaydı.Sizlerle de paylaşmak istedim.Beğeniceğinize eminim...

Malzemeler:

• 4 kahve fincanı soda (madensuyu)
• 9 kahve fincanı un
• 7 kahve fincanı şeker
• 4 yumurta
• 3 kahve fincanı sıvıyağ
• 1 yemek kaşığı kakao
• 1 paket kabartma tozu
• 1 paket vanilya

Şeker ve yumurtayı köpürenceye kadar çırpın.Daha sonra sıvıyağ,soda,elenmiş un, kabartma tozu ve vanilyayı ekleyin.Hazırladığınız karışımın yarısını ayrı bir kaba alın ve ona kakaoyu ekleyin.

Fırınınızı 175 derecede ısıtın.Yağlanmış kek kalıbının ortasına bir kepçe sade kek hamurundan dökün, daha sonra tam ortasına gelecek şekilde bir kepçe kakaoludan dökün.Bu şekilde kalıbınızı doldurana kadar devam edin ve pişirin.

Afiyetle,

ÇİKOLATALI MUZLU PASTA

O kadar mutlu oluyorum ki yaptığım, emek sarfettiğim şeyler beğenilince..Denemelerime daha da hevesle devam ediyorum.Daha çok başındayım, gitmem gereken çok yol var ve çok çalışmam lazım biliyorum ama hayallerimi gerçekleştirme noktasında yürümek bile bana müthiş bir keyif veriyor.
Size gece yarısı günden bahseden post u yazmıştım.Günümüz yine diğerlerini aratmayacak kadar keyifliydi.Bu sefer sadece bir eksikle toplandık.Sohbet koyulaştıkça koyulaştı..Laf lafı açtıkça açtı.En kısa zamanda gece yatılı bir organizasyon düzenlemek istiyoruz.Bu kadar konuşucak şey varken geceyarısı ayrılmak içimizde kalıyor vallahi..Tabii günde bir tek ben ve Şuşu evliyiz..Biz güne beyler de gezmeye :)
Her neyse...
Pastadan bahsedeyim biraz da ... Geçen ay Pastacı Burcu'nun sitesinde görüp Amazon'dan sipariş ettiğim kitabım "Quick and Easy Party Cakes" gelince ne yapacağıma karar vermiştim aslında.

Tabii henüz çok çömez olduğum için birebir aynısını yapmam pek mümkün olmadı görsel olarak; ancak tadına diyecek yok..Allahtan onda geçmişim sağlam..Tarifi aynen uyguladığımda hakkını veriyor yaptıklarım:)
Kitapta beğendiğim pastanın kekini ve sosunu birebir uyguladım.Sadece o pastada ara kreması ve muz yoktu; bana fazla kuru geldiği, bir şey eksik gibi hissettiğim için ben ekleme yaptım.Süsleme ise tamamen anonim ..Yani ordan burdan :)
Pandispanyasını çok beğendik özellikle ve de Chocolate Fudge Frosting sosu son derece lezzetliydi..

Malzemeler:

Kek için;

• 1 çay fincanı (1 cup) toz kakao
• 1,5 çay fincanı (1,5 cups) kaynamış su
• 1 çay fincanı (1 cup) oda sıcaklığında beklemiş margarin ya da tereyağ (Ben Hüner kullandım.)
• 2 çay fincanı toz şeker
• 3 adet oda sıcaklığında bekletilmiş yumurta
• 2,5 çay fincanı (2,5 cups) elenmiş un
• 1,5 çay kaşığı kabartma tozu

Chocolate Fudge Frosting için ;(Çikolata Şekeri Kaplaması denilebilir)

• 2 kaşık margarin
• 2 kaşık kakao
• 1,5 çay fincanı pudra şekeri
• 1 kaşık süt

Ara Kreması için;

• 1 paket Cremole
• 2 su bardağı soğuk süt
• 1 adet muz

1. Toz kakaoyu bir kaseye koyun ve pürüzsüz hale gelinceye kadar kaynamış su ile karıştırıp, soğutun.
2. Margarini ve şekeri krema haline gelinceye kadar çırpın.Yumurtaları ve bir miktar unu ekleyip çırpmaya devam edin.Kalan unu ve kabartma tozunu da ilave edin.Soğuyan kakao karışımınızı ekleyip metal bir kaşık yardımı ile iyice karıştırın.
3. Fırınınızı 180 derecede ısıtın.18 cm'lik çemberinizin içerisine yağlı kağıdınızı yerleştirin ve kek karışımınızı dökün ve pişirin.
4. Pişen kekinizi soğutun ve daha sonra kalıptan çıkarıp, streç film ile sarıp dolapta ya da serin bir yerde min 1 gece bekletin.
5. 1 gece beklettiğiniz keki ortadan ikiye ayırın.
6. Cremole'yi 2 bardak süt ile hazırlayın, muzları ince dilimler halinde kesin.
7. Kekin alt katına cremoleden sürün, üzerine muzları dizin, biraz daha cremole sürün ve kekin üst katını kapatın.
8. Üst kapmalası için, bir tavada margarini eritin ve eriyen margarine kakaoyu ekleyip yaklaşık 30 sn pürüzsüz kıvama gelene kadar karıştırarak pişirin.Daha sonra tavayı ocaktan alın.Pudra şekerini ve sütü ilave edip tekrar karıştırmaya devam edin.
9. Karışımı yaklaşık 1 dk kadar, pürüzsüzleşmesi için ocağa geri koyun.Sıcakken kekinizi bu sosla kaplayın.

Buraya kadar kekin temeli oluştu..Bundan sonrası süsleme.Ben yine resimde gördüğüm kenarları çitli pastadan etkilendiğim için marketten 4-5 paket rulokat aldım, süslemek için.Ancak eve geldiğimde hepsinin farklı farklı noktalarından kırılmış olduğunu görünce hayallerim yıkıldı.Ama yine de sosu kekin üzerine döktükten sonra kekin çevresine rulokatları dizdim ve bir kurdele ile bağladım.Pastanın üzerine de Ülker Kingtop çikolatalardan koydum ve geçenlerde Fermo'dan satın aldığım gümüş rengi boncuklardan serptim.Bir gece dolapta beklettikten sonra kurdeleyi çözdüm, artık rulokatlar sabitlenmişti.

Pastanın üzerinde nazar boncuğuda Şuşu için :)

ALTIN KIZLAR GÜNDE

2007 senesinin ilk Golden Girls toplantısı Şuşu'da gerçekleşti..Harika bir sofra,nefis Bafra Pideleri, derin mevzular üzerine sohbet ve çikolatalı muzlu pasta girişimi...

Şuşu'nun annesi Seval Teyze'nin muhteşem salata çeşitlerinin ve benim çikolatalı pastanın tarifleri gelecek...

KIYMALI PUF BÖREĞİ

Kaynak : Sofra Dergisi
Bu tarifi , çektiğim resmi beğenmediğim için yayınlamak istemiyordum ama tadını çok beğendiğim için kötü bir resimle de olsa paylaşmaya karar verdim.

Malzemeler:

Hamuru için;

• 1 su bardağı ılık süt
• 2 çorba kaşığı kuru maya
• 2 çorba kaşığı yoğurt
• 1 tatlı kaşığı toz şeker
• 1 çay kaşığı tuz
• 3 su bardağı un

İç malzeme;

• 250 gr kıyma
• 1 tane orta boy soğan
• 2 çorba kaşığı sıvıyağ
• maydanoz
• tuz, karabiber

Kızartmak için,

• sıvıyağ

Ilık sütün içerisinde maya ve şekeri karıştırarak eritin, kabarmasını bekleyin. Diğer yandan bir kabın içerisine unu eleyin ve yoğurt,tuz ve mayalı şekerli süt karışımını ekleyin, ele yapışmaz bir hamur elde edene kadar yoğurun.

İç malzemesi için, yemeklik doğranmış soğanlarınızı sıvıyağda kavurun, kıymayı ilave edip, kavurmaya devam edin.Tuz ve karabiberini ekleyin.Son olarak ince kıyılmış maydanozu da katarak 1-2 dk daha kavurup, ocaktan alın.

Hamurunuzu 2 cm kalınlığında açarak geniş ağızlı bir su bardağı ile yuvarlaklar kesin.Kestiğiniz yuvarlakların içerisine harcınızdan koyup yarım ay şeklinde katlayarak kenarlarını iyice birbirine yapıştırın.

Kızgın yağda her iki tarafı da kızarana kadar pişirin.

Afiyetle,

NARLI ROKA SALATASI

Vallahi kendimi aştım.. Tamam geçmişte de kilo verme gayretlerim uzun soluklu ve başarılı olmuştu.Ama tabii süreklilik sağlayamadığımdan dolayı, tarih tekerrür etti ve ben yine ve yeniden rejime girmek zorunda kaldım.Bu sefer kendimi çok iyi hissediyorum.Bir direnç bir direnç sormayın gitsin.
Sebze ve ızgara dolu günlerimi salatalarla da renklendiriyorum...Size bahsedeceğim salatayı geçen sene ofisim Nişantaşı'ndayken her gün gidip yerdim bir kafede.Bayılırdım tadına..Bu hafta ben de evde denedim..Denemek için bu kadar beklememin sebebi nar soyma işlemiydi..İtiraf ediyorum, hiç sevmem nar ayıklamayı.Şuşucuğum bize gelince eline verdim iki nar , ayıkla bunları hadi canikom dedim :))
İşte bayılacağınız , müptelası olacağınız salata...

Malzemeler

• 2 demet taze roka
• 1 kase nar tanesi
• tulum peyniri
• ceviz içi
• zeytinyağı
• nar ekşisi
• tuz

Rokaları yıkayıp, elinizle iri iri koparıp servis edeceğiniz kasenize koyun.Cevizleri dövüp, tulum peynirini ufalayıp, rokanın üzerine yayın.Narları da en üste koyup.Zeytinyağı,tuz ve nar ekşisi ile hazırladığınız sosu salatanızın üzerine gezdirin...

Sadece bu bile yenir...Yanında bir şey olmasa da olur vallahi...

Afiyetle,

ZEYTİNYAĞLI ATAĞI

İkinci haftayı da geride bıraktım, rejim günlüğümde...Toplam 3 kg vermeyi başardım.Motivasyonum son derece yüksek.Sosyal hayatımı etkilemeden, kendimi rejim bunalımına sokmadan yapıyorum bu sefer ve galiba daha kolay oluyor.Doktorum da aynı şeyi söyledi bu hafta; eğer bir organizasyon dahilinde bir yere gidiliyorsa, orada çıkarıp 2 dilim kepek ekmeği, 2 kaşık yoğurt peşine düşme, bir olur iki olur üçüncü de bayar, bu sefer rejimi toptan bırakırsın dedi..Haklı..Zaten ben hep rejimlerimi bu nedenle bırakıyordum..Artık günümü dengelemem gerektiğini kavradım ve beni en çok zorlayan haftasonları o kadar da korkutucu geçmiyor..
Haftaiçi zaten bir problemim yok, kendim pişirip kendim yiyorum .. Evde sebze durumu söz konusu tabii bol olarak.. Çeşit çeşit zeytinyağlı yemekler pişiriyorum..Engin'i de makarnasız bırakmıyorum tabii bu arada :)

Yaz sonunda alıp, ayıklayıp, şoklayarak buzdolabına attığım sebzeleri pişirdim bu ara...

Zeytinyağlı Taze Fasulye

Çiğden ufak küpler halinde doğranmış soğan, küp küp doğranmış domates (pek renkleri yok ama kış nedeniyle),fasulye, 4-5 adet kesme şeker,tuz,yarım çay bardağı zeytinyağını düdüklü tencereye koyup üzerine 1 su bardağı su ekleyin ve düdüklünüz öttükten sonra 15 dk (eğer teçhizatlı bir düdüklü değilse 20 dk da olabilir) pişirin... Ben bir de verdiği tadı çok sevdiğim için 1 adet maggy tavuk bulyon ekliyorum...

Zeytinyağlı Enginar

Ufak küpler halinde doğradığınız soğanları, yarım çay bardağı zeytinyağında kısık ateşte kavurun.Daha sonra limonlu suda beklettiğiniz enginarları ekleyerek üzerlerini geçmeyecek kadar su ilave edin.Bu şekilde, kısık ateşte enginarlar yumuşayıncaya kadar, yaklaşık 40-50 dk pişirin.Pişen enginarları servis yapacağınız tabağınıza alın.Üzerlerine tencerenin dibinde kalan soğanlardan koyun.Hazır konserve garnitürden birkaç kaşık herbirinin üzerine pay edin.Maydanoz ya da dereotu ile süsleyin. Yazın taze bezelye varken garnitür kullanmıyorum genellikle..O zaman bezelye,havuç ve patatesi enginarlar pişerken üzerlerine koyuyorum ve beraber pişiriyorum.

Akdeniz Makarnası

Eee... Bu kadar zeytinyağlının arasında Engin'i unutmak olmaz tabii..Ona da hafifinden bir makarna yaptım, yine zeytinyağı konseptini bozmadan..Sonuç çok lezzetliydi...

Bu sefer bukle makarna kullandım, ilk kez aldım bu makarna şeklini çok şeker...Makarnayı tuzlu ve zeytinyağlı suda haşlayın ve süzün.Üç adet domatesi rendeleyin.4-5 diş sarımsağı havanda dövün.Domates,1 tatlı kaşığı domates salçası,tuz ve sarımsağı 3-4 yemek kaşığı zeytinyağı ile kısık ateşte pişirin.Pişmesine yakın 1 çay bardağı siyah salata zeytinini (çekirdeği çıkartılmış ve dilimlenmiş zeytin) sosa ekleyin.Sosu, makarnanızın üzerine koyarak servis edin.

Sağlıklı günler !!!

ÇİKOLATALI TRUFF

Şirkette bugün yine kermesimiz var..Ancak bugünkü kermes bu sefer ücretsiz, biz gönüllüler olarak 2006 senesinde etkinliklerimize katkıda bulunan şirket çalışanlarına bir nevi teşekkür mahiyetinde hazırladık kermesi...

Kermese herkes birşey yapıp,katkıda bulundu..Tabii ki ben de eksik kalmadım haliyle..

Ben kermese sevgili Pastacı Burcu'nun bloğunda görüp, uzun zamandır denemek istediğim trufflar ile katılıyorum.

Tam üç akşamdır bu truffları hazırlamakla uğraşıyorum..Eee saat 19:00 da işten eve dönüp, aynı zamanda da hazırlanması gereken akşam yemeği prosesi olunca bu kadar uzun sürüyor tabii yoksa bu kadar sürmez diye düşünüyorum.

Birinci gün en basit bilgiyle hazırlanmış bir kakaolu kek pişirdim.Burcu'da ve diğer bloglarda rastladığım kadarıyla pasta hazırlarken yapılan traşlamalar sonrasında kalanlar da kullanılabiliyormuş.Ancak benim o şekilde buzlukta sakladığım bir kekim olmadığı için ben sıfırdan bir kek pişirdim.

Kek için;

Malzemeler:

• 3 yumurta
• 1,5 su bardağı toz şeker
• 1 su bardağı süt
• 1/2 su bardağı sıvıyağ
• 1 paket kabartma tozu
• 1 yemek kaşığı vanilya şurubu
• 2-2,5 su bardağı un
  

Yumurta ve şekeri, şeker iyice eriyinceye ve yumurtalar köpük köpük oluncaya kadar çırpalım.Daha sonra süt, sıvıyağ ve vanilya şurubunu ekleyip çırpmaya devam edelim.Ayrı bir kaba un ve kabartma tozunu eleyelim, daha sonra karışımımıza ekleyelim.Un miktarını 2 yada 2,5 olarak özellikle verdim çünkü markadan markaya değişkenlik gösterebiliyor.

Bu keki önceden 180 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık 40-45 dk kadar pişiriyoruz.Pişip pişmediğini kürdan batırarak kontrol edebilirsiniz.

Ben dediğim gibi 1. gece ancak keki pişirebildim .. o gece kek soğuduktan sonra buzdolabına koydum ve diğer işlemi ertesi gece yaptım.

Truff için;

Malzemeler:

• 200 gr sütlü çikolata (Ben Burcu'nun belirttiği kadar çikolata koymadım, orjinalinde 400 gr var.)
• 2 paket krema
• çikolatalı kek
• 100 gr margarin (Margarini kullandığı tarif başkaydı, kullanılmasa da olur, ben kullanmayı tercih ettim)
• 2 çorba kaşığı pudra şekeri
• Üzeri için kakao ve hindistan cevizi

Kremayı orta hararetteki ateşte kaynatıp içerisine çikolatalarımızı kırıp, eritiyoruz.Pudra şekerini de ekleyip, karışım sıcakken küçük küçük ufalanmış keklerimizle iyice karıştırıyoruz.Daha sonra margarini ekleyip iyice karıştırıyoruz.Ben mikser kullanmadım, arzu edenler kullanabilirler.Hazırladığımız bu karışımı ılındıktan sonra buzdolabına kaldırıp 3-4 saat bekletiyoruz.Bu da benim ikinci geceki işlemimdi.

Son olarak dün gece buzdolabında beklettiğim karışımı çıkarttım.İki tatlı kaşığı yardımı ile yuvarlaklar alıp ister hindistan cevizi ister de kakao olan tabağıma koydum ve orada elimle yuvarlayıp, şekillendirdim ve kağıtlarına yerleştirdim.

Üzerine fındık, fıstık, şekerleme vb.. şeyler de koyabilirsiniz.

Bakalım bugün kermeste ne tepkiler alacağım?

PATATES MANTISI

Bu salata ya da garnitür statüsündeki ikramı çok lezzetli bulurum ve sizlerle paylaşmak istedim.Zaten işin içinde patates varsa benim hiçbir şekilde önyargım olamaz , muhakkak lezzetlidir der ve yerim:) Nişasta meraklısı olmak böyle bir şey olsa gerek...
Patates mantısı, görüntü açısından mantı adını almış yoksa içinde hamura dair hiç bir şey yok..Esasen üzerine dökülen sosunu saymazsak son derece hafif bile denilebilir.

Malzemeler:

• 3-4 tane orta boy patates
• yoğurt
• sarımsak
• üzeri için tereyağ, nane, kırmızı biber

Malzemelerin de azlığından anlayabileceğiniz üzere patates mantısı son derece pratik ve ekonomik.
Patatesleri haşlayın ve soğutun.Soğuyan patatesleri küp küp doğrayın ve servis yapacağınız tabağa koyun.Sarımsaklı yoğurt hazırlayın ve patateslerin üzerine dökün.Son olarak sosu için tereyağını bir tavada kızdırın, kırmızı biber ekleyip, kavurun.Sosu yoğurdun üzerine dökün, nane ile süsleyin.
Afiyet olsun..

PİRİNÇ YE # 18 ETKİNLİĞİ

Valla bu etkinliklere bayılıyorum..Etkinlik tarihi belli olduktan sonra ne yapsam diye düşünürken ve araştırırken bir çok yeni şey öğreniyorum..Pirinç etkinliğinde yabancı sitelerden araştırma yaparken çok enteresan tarifler buldum ancak konsept olarak bulduklarımı pek damak tadıma ya da tadımıza diyeyim uyduramadım açıkçası..Ne bileyim pirinç deyince aklımda şöyyyleee bol tereyağlı pilav ya da mis gibi bir dolma ya da hakkını vermiş bir sütlaç daha güzel oturuyor :)
Eeee ben de bu nedenle tariflerimi topraklardan fazla uzaklaşmadan yapmaya karar verdim...
Etkinliğin evsahibi sevgili Sonia'ya buradan kucak dolusu teşekkür...Yine aynı ortak zevke gönül koymuş bir çok insanı birarada topladı bu sayede...

Gelelim tariflere...

EKŞİLİ CEVİZLİ KURU PATLICAN VE BİBER DOLMASI

Malzemeler

• 250 gr yağsız dana kıyma
• 1 orta boy soğan
• 4 yemek kaşığı nar ekişisi
• 1 çay bardağı çekilmiş ceviz içi
• 1 tatlı kaşığı domates salçası
• 1 tatlı kaşığı biber salçası
• 1 kahve fincanı pirinç
• 1/2 çay bardağı zeytinyağ
• tuz, karabiber
• kuru patlıcan ve kuru kırmızı biber

Öncelikle bir tencereye su doldurun ve suyu kaynatın.Kaynayan suya kuru patlıcan ve biberlerinizi atın ve beş dakika kadar sıcak suda bekletin.Daha sonra ayrı bir kaba alın ve ılınmasını sağlayın.

Bir kasede kıyma, rendelenmiş ve suyu sıkılmış soğan,pirinç,salça çeşitleri, nar ekişisi, ceviz içi, zeytinyağ ve baharatları iyice birbirine yedirip dolam harcınızı hazırlayın.

Patlıcan ve bibelerinizin içlerini fazla çok olmamak şartıyla, kolayca yırtılabilirler, doldurun; ağızlarını elinizle iki kenarını bir araya getirerek kapatın ve tencerenize dizin.

Üzerlerine bir su bardağına yakın sıcak su ilave ederek, kısık ateşte yaklaşık 35-40 dk pişirin.

ÇÖMLEK PİLAVI

Malzemeler

• 1 su bardağı pirinç
• 1 tepeleme yemek kaşığı tereyağ
• 1,5 su bardağı sıcak su
• 1 adet tavuksuyu bulyon
• 1 su bardağı hazır garnitür (Bezelye, havuş, patates)
• 4 adet milföy hamuru
• üzerine sürmek için yoğurt
• tuz
• 1 adet kesme şeker

Pirinci yıkayıp, yaklaşık 20 dk kadar sıcak suda bekletin.Tereyağını tencerenizde eritin ve yıkanmış, süzülmüş pirinci ekleyip iyice kavurun.1,5 su bardağı sıcak suyu, bulyonu, 1 adet kesme şekeri ve tuzunu ilave edip, karıştırın ve orta hararetteki ateşte pilavınızı pişirin.Pişen pilavınızı 5 dk kadar dinlendirin, daha sonra hazır aldığınız ya da evde hazırladığınız küp şeklindeki patates, havuç ve bezelyeyi pişen pilavınıza ekleyip, karıştırın.

4 adet toprak çömleğin içerisine pilavı pay edin.Her birinin üzerine bir adet milföy hamurunu üzeri iyice kapanacak şekilde koyun.Hamurların üzerine kızarmaları için yoğurt sürün. (Arzu eden yumurta sarısı da sürebilir, koku olmasın diye yoğurt tercih ettim) 200 derecelik sıcak fırında üzerleri kızarana kadar pişirin.

Umarım tariflerimi beğenir ve denersiniz, bir sonraki etkinlikte tekrar görüşmek üzere....

Afiyetle...

ANKARA

Evveettt... Nihayet eve döndüm.. Döner dönmez de yaptığım ilk iş laptopu açmak ve neler var neler yok kontrol etmek oldu bloglar aleminde..Herkesler yine süper işler bitirmişler gerçekten.Ben üç gündür Ankara'daydım, eşimin erkek kardeşinin yemin töreni için gittik.Güzel bir haftasonu tatili de oldu bu arada..Ama soğuğunu anlatamam sadece orada olanlar anlar herhalde..Kış kıyamet, kar.. bayağı soğuktu... Resminden de anladınız zaten..Atamızı ziyaret etmeden dönmedim tabii.Her gidişimde ayrı duygusallık yaşıyorum , ayrı gurur duyuyorum..En son 5 sene olmuş galiba gideli bayağı yenilenmiş müze kısmı, yakın zamanda gitme fırsatını yakalarsanız muhakkak görün ... Müthişti....
Rejim biraz yalan oldu :) Ama yine de normal performansımı göstermedim hakkını vermem lazım...
Yokken ziyaretini eksik etmeyenlere sonsuz teşekkürler...
Herkese iyi bir hafta diliyorum !!!!

PATLICANLI KÖFTE ŞİŞ

Nerdeyse son üç aydır her pazartesi başlayıp, pazartesi öğleden sonra bıraktığım rejimlerime birisi daha eklendi geçen pazartesi günü.Ama bu sefer biraz farklı...Doktora gittim :)
Cumartesi günü randevuya giderken artık kafamda bitirdim düşüncesi hakimdi...Yani tamam bütün fazla kilolarımı vermem biraz zaman alabilir ama şu kısa süreçte vermem gereken maksimum kiloyu verip yoluma devam etmeliyim diye kendimi motive ettim veee....tataammm BEN ARTIK REJİMDEYİM :)
Tabii geçen gün yazdığım Cıllık'ı da afiyetle yedikten sonra :)
Kolay bir listem var, şu anda 3. gündeyim ve açlık hissetmiyorum.Bu güzel !!! Ama korkunç HAFTASONU kabusum bakalım nasıl geçecek..Yani beni mahveden haftasonları , çünkü hafta içi şirkette ve evde gayet uysal tavırlar içinde yemek yiyorum..Hele de bu haftasonu Ankara'da olacağımızı göz önünde bulundurursak biraz işim zor olacak galiba..Ama YILMAK YOK , DEVAM !!
Evde de rejim havaları estiriyorum haliyle..Eee kardeşim mutfak benim değil mi, ister sebze pişiririm ister pasta börek :)
Haftaya ıspanakla başladım ve dün bari zavallı kocacığıma eli yüzü düzgün bir şeyler ikram etmek için farklı alternatifler yarattım ... Ama onu pilavsız bırakmaya yine gönlüm el vermedi, Çömlek Pilavı yaptım..Onun tarifini pirinç etkinliğinde vereceğim.
Gelelim Patlıcanlı Köfte Şiş'e...Son derece pratik, zararsız ve lezzetli bu hafif yemeği biz sevdik...Bakalım siz beğenecek misiniz?

Malzemeler: (2 kişilik, 4 tane şiş çıkıyor)

• 250 gr yağsız dana kıyma
• 1 adet orta boy soğan
• 3 dilim bayat ekmeğin içi
• 2 adet büyük patlıcan
• 2 adet sivri biber
• tuz, karabiber
• çöp şiş

Soğanı rendeleyip, acı suyunu iyice sıkın.Ufalanmış bayat ekmek içleri, kıyma, soğan, tuz ve karabiber ile köfte harcını yoğurun.

Patlıcanları alacalı olarak soyun ve geniş şekilde dilimleyin.Biberleri de geniş halkalar halinde kesin.

Şişlere patlıcan, top şekli verilmiş köfte ve biberleri dizin.Hafif yağlanmış tepsiye yaptığınız şişleri yerleştirin.Sıcak fırında yaklaşık 200 derecede köfteler kızarıncaya kadar pişirin. Izgaranız varsa, orada da pişirebilirsiniz.

Afiyetle,

CILLIK

Anne tarafından topraklar Tekirdağ'a dayandığı için "CILLIK" bizim evin çok eski bir adetidir aslında. Cıllık nedir diye soracak olursanız, krep benzeri ancak malzemesinin içeriği bakımından krepten farklı bir yiyecek.Cıllık bir seramoni gibi yenir bizim evde, zaten genelde Trakya'da da öyle yenmekte..Cıllık asla toptan pişirilip sonra servis yapılmaz...Asla bu şekilde denememenizi tavsiye ediyorum.Ben o şekilde pişirilip, biriktirilerek servis edilmişse asla yemem :) Cıllık'ı pişiren kişi ocağın başından ayrılmaz..Sürekli cıllık döker ve sıcak sıcak yenmesini sağlar.Biz çocukken yazın Tekirdağ'a gittiğimizde bahçeye küçük tüp koyardı annemler ve o tüpün başında yaparlar, bir yandan yerler bir yandan da çaylarını içer muhabbet ederlerdi.
Ben de şimdi evde yaptığımda Engin'i mutfak masasına oturtup ona sıcak sıcak servis yapıyor, kendim de sıcakken yiyorum.

Gelelim Cıllık'a..
Dün üniversite hayatımı paylaştığım sevgili arkadaşım Sevgim ve ailesi anneme kahvaltıya geldiler..Ailecek çok yakın bir dostluğumuz olduğu için laf lafı açtı , karınlar canım annemin hazırladığı muhteşem kahvaltıdan sonra öğlen olunca yine acıktı...Ne yapsak, ne yesek diye düşünürken, "CILLIK" gündeme geldi oturdu...
Annem hemen hazırlığını yaptı, sofra tekrar kuruldu.. Annem ocak başında biz de kasap önündeki kediler misali sofrada .... Ben şu kadar yedim, sen kaçıncıyı yiyorsun muhabbeti de her zamanki gibi Cıllık'ın lezzetine eşlik etti tabii :)

İşte malzemeler:

• 1 kg süt
• 3 yumurta
• 1 paket kabartma tozu ya da 2 çay kaşığı karbonat
• 1 çay kaşığından az tuz
• aldığı kadar un (yaklaşık 18 yemek kaşığı alıyor, ancak yavaş yavaş ilave etmekte fayda var.)

Servis ederken,

• tereyağ
• toz şeker, reçel çeşitleri, peynir, bal vb...

Not :Bu tariften, orta boy büyüklükte bir tavada pişirilirse yaklaşık 15 adet çıkmaktadır.

Cıllık'ta annemin her zaman dile getirdiği bir püf nokta, asla elektrikli mikserle karıştırmayındır. İki çatal ya da tel karıştırıcı ve... bileğe kuvvet...

3 yumurtayı öncelikle çırpın. Unu bir kaba eleyin.Daha sonra 1 kg süt , tuz ve yavaş yavaş elediğiniz unu ekleyin.Kek kıvamından akıcı olacak bir karışım elde etmeniz gerekmekte.. O nedenle o kıvama gelene kadar un eklemelisiniz.Kıvamı bulunca, kabartma tozu ya da karbonatı karışımınıza ekleyin ve iyice karıştırın.

Yapışmaz teflon tavanıza bir parça tereyağ koyun, eritin ve tavanızın iyice kızmasını bekleyin.

Ufak bir cezve ya da kepçe yardımıyla cıllık karşımınızdan bir parça tavaya aktarın ve tavayı saat yönünde hafifçe çevirerek hamurun tavaya yayılmasını sağlayın.İlk pişirdiğiniz cıllık tava kıvamına gelmediği için pek güzel olmayacaktır...Biz buna hep "Bu Kedinin Hakkı" deriz :)) O nedenle az miktarda pişirin.

Daha sonra cezvenizi doldurun ve hamurun tavayı yine döndürerek iyice yayılmasını sağlayın.

Yüksek ateşte üzeri göz göz olana dek pişirin.

Bu arada Cıllık tek yönlü pişirilir. Pişen cıllığı bir tabağa aktarın ve tereyağı ile iyice yağlayın. Arasına arzu ettiğiniz malzemeyi koyarak, rulo yapın ve sıcakken yiyin.Cıllık Trakya'da Toz Şeker ile yenir...Bunu denemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Benim bir başka favorim ise peynir ve ayva reçelini aynı anda koyarak yemek :)

Cıllığı seveceğinize eminim..Aman fazla dadanmayın sakın :)

VEE..KARŞINIZDA "FRAPAN"

Tekdüze hayatların, standart yaşamların tersine hayata baş kaldırmak , olabileceğinin ötesinde olmak...Çaba harcamak, umut etmek, hayallerinin peşine düşmek.Korkmak ama korkuyu amaç edindiklerin için tatlı bir kamçı darbesine dönüştürmek..Endişelenirken bir yandan hala inanmaya devam etmek.. Uykusuz kalmak , uyuduğunda bile belki de uyuyamamak... Ama en nihayetinde tıpkı benim sizlere bloğumu açtığım günden beri bir slogan tadında söylediğim gibi "Sevdiği şeylere vakit ayırmak, hayatta sevdiği şeyi yapmak için bunun peşine düşmek"

Bugün ben bütün bu yazdıklarımı ve kelimelere sığdıramayıp yazamadıklarımı temsil eden can arkadaşım sevgili Şölen'in heyecanına ortak olma şansını yakaladım...

İşte karşınızda Şölen ve O'nun hayali "FRAPAN"

Frapan son derece şık bir aksesuar mağazası...Aynı firmada bizlerle çalışırken hayallerinin peşine düşen Şölen ise yakın takipte olduğunuz bir Golden Girl mensubu...

Nişantaşında bugün açılışı yapılan Frapan'da gümüş ve bijuteri takılar, çeşit çeşit şapka ve çantalar bulmak mümkün...

Son derece şık ve zevkli aksesuarları anlatmak sanırım buradan mümkün değil...Gidip görmek gerek.Sıcak ve samimi bir ortamda kendi zevkli kişiliğini birebir yansıtmış Şölen...

Bir emek, bir zevk eseri olmasının ötesinde Şölen'in heyecanını görmek beni çok imrendirdi bunu söylemem lazım..

Ben buradan canım arkadaşıma bol şans diliyorum..Her şey dilediğin gibi olsun..

Frapan'ı muhakkak görmelisiniz...

Adres:

Teşvikiye cad. No 172/37 Hak Pasajı Nişantaşı-İST. 0212 2964585

Şölen Tuncay

YENİ YIL ... YENİ SAYFA ...

2007'ye yepyeni bir görüntü ile merhaba demek istedim.. Bilmem beğendiniz mi? Şöyle içim açılsın...Pembe pembe bakmak istedim sayfama...Yeni yıl, yeni umutlar demiştik..İşte yeni sayfam...

Header olarak kullandığım resmi de güncelledim ve yeniyıl kurabiyelerimin resmini koydum :)

Olumlu olumsuz her türlü yorum ve önerinize açığım !!!!

İnşallah beğenmişsinizdir...

Hoşgeldin 2007 !!!

YENİ BİR YIL...YENİ UMUTLAR...

Yeni bir yıla girdik..Yepyeni bir sayfa oldu belki de bu bazılarımıza.Yapmak istediklerimizi yapmak için, düzeltmek istediğimiz hataları düzeltmek için, başaramadıklarımızı tekrar denemek için..Her ne için olursa olsun yeni bir yıl yeni bir umut demek...Yeni yıldan ne umarsanız umun, önce inanmak gerek..İnanın ki umudunuzun peşinden koşabilesiniz..
Tekrar herkese umutlarının peşinden koşabilecekleri, sevdiği şeylere ve kimselere vakit ayırabilecekleri güzel bir yıl diliyorum.Umarım 2007 hep güzellikleri ile hatırlayacağımız bir yıl olur hepimiz için..

Bu tatili evde geçirdik..Yeniyıl, bayramlaşmalar, kısa geziler...Dolu dolu geçti diyebilirim...Bayramın ilk günü yani yılbaşı günü evde bizim için küçük bir pasta yaptım, yeniyıl sofrasını şenlendirsin diye.Pandispanyayı Pastacı'nın daha önce de denemiş olduğum tarifinden yaptım.

Malzemeler:

Pandispanya için;

• 4 yumurta
• 1 su bardağı toz şeker
• 1 su bardağından biraz fazla un
• 1 kahve fincanı buğday nişastası
• 1 çay bardağı sıvıyağ
• 1 paket vanilya

Arası ve üzeri için;

• 1 paket kakaolu Cremole
• 2 su bardağı süt
• 1 paket kremşanti
• süt

Yumurtaları ve şekeri krema kıvamına gelinceye kadar mikserle çırpın. Daha sonra bir kaba unu, nişastayı ve vanilyayı eleyin ve yağ ile birlikte yumurta-şeker karışımına ilave ederek, çırpmaya devam edin.Kelepçeli kalıbınızı yağlayın ve önceden 175 derecede ısıtmış olduğunuz fırınınızda pandispanyanızı yaklaşık 40-45 dk pişirin.

Not:Ben aynı gün hazırladığım için pandispanyayı streçe sarıp bekletemedim. Bir gece evvelden pişirip, bekletirseniz çok daha rahat kesiliyor.

Cremole'yi 2 su bardağı süt ile katı bir kıvama gelinceye kadar çırpın ve pandispanyanız soğurken dolapta bekletin.

Kremşantiyi de üzerindeki tarife göre kıvama gelinceye kadar soğuk sütle çırpın ve onu da dolapta bekletin.

Pandispanyayı soğuduktan sonra kesme teliyle ya da büyük bir bıçakla ortadan ikiye ayırın.

Keklerin arasına cremolenin yarısını bir spatula yardımıyla sürün.Kekin diğer yarısını üzerine kapatın ve kalan cremole ile üzerini iyice sıvayın.

Kremşantiyi bir sıka torbası veya kendi yapacağınız bir huniye doldurun ve pastanın üzerini, kenarlarını arzu ettiğiniz şekilde süsleyin.Ben en son olarak Filiz'in bana Amerika'dan getirdiği , yılbaşı konseptindeki pasta süsleme şekerleri ile süsledim.Pratik ama eğlenceli bir pasta oldu...

Afiyetle...