BEYAZ PEYNİRLİ TAVA BÖREĞİ

Fırın yoksa börek yok mu? Olmaz mı.. Elbette olur.. Özellikle bu börek sizi fırında yapılan böreklerden bir müddet uzaklaştırabilir haberiniz olsun. İçine her türlü malzemeyi koymak mümkün. Sadece pişmiş malzeme koymanızı öneriyorum. Bir de kullandığınız tava, teflon olmalı ya da  en güzeli de seramik..

Kahvaltıda, beş çayında, altın gününde, yazlıkta, kışlıkta :) her durumda her yerde yapılabilecek bu böreği çok seveceğinizi düşünüyorum.

Malzemeler:

• 3 adet yufka
• 1 çay bardağı sıvıyağ
• 1 çay bardağı süt
• 1 kase rendelenmiş beyaz peynir (ben biraz da rende kaşar ilave ediyorum)
• ince kıyılmış maydanoz (miktarı size bağlı)
• 1 yumurta
• tuz
• Tavayı yağlamak için sıvıyağ

Yapılışı:

1. Derin bir kasede sıvıyağ, süt ve yumurtayı damak zevkimize göre tuz ilave ederek çırpıyoruz.
2. Tavamızı (25-28 cm tava bu yufka adedi için uygundur, daha küçük ya da büyük tava için yufkaların sayısı değişebilir) sıvıyağ ile iyice yağlayıp birinci yufkayı kenarları dışarıda kalacak şekilde tavamıza yerleştiriyoruz.
3. Üzerine hazırladığımız sıvı harçtan döküyoruz.
4. İkinci ve üçüncü yufkayı elimizle gelişigüzel parçalıyoruz.Kat kat yufka-sıvı harç olacak şekilde yerleştirmeye devam ediyoruz. İkinci yufkanın bir kısmı kalacak şekilde bunu tekrarlıyoruz.
5. Daha sonra bu yufkaların üzerine peynir-maydanoz karışımını eşit miktarda yayıyoruz. Harcın üzerine yufkaları döşemeye, araya sıvı harçtan dökerek devam ediyoruz.
6. Son yufkada, kenarda sarkan yufkayı da toparlayarak böreğimizi döşemeyi tamamlıyoruz. Sıvı harçtan üzerine de dökerek tavanın kapağını kapatıyoruz.
7. Kısık ateşte alt kısmı kızarana kadar pişiriyoruz. Alt kısım kızarınca bir tabak yardımı ile böreğimizi ters çevirip, diğer kısmını da pişiriyoruz.(Pişirme işlemi yaklaşık 25-30 dk sürüyor) 

Afiyetle & sağlıkla,

ELMALI CEVİZLİ MİNİ KEKLER

Sevgili mutfak şefleri ...
Şimdi size soruyorum..
1- Evde kalmış elmalarınız mı var?
2- Aniden gelecek birileri mi oldu?
3- Canınız tatlı mı çekti?

Hadi elmalı bu keki yapalım..

Klasik bir yemekbahane notu: Muffin kalıbınız yoksa tekli kek kalıbınızda rahatlıkla yapabilirsiniz.

Malzemeler:

• 3 yumurta
• 1 su bardağından 1 parmak az toz şeker
• 1 paket krema
• 1,5 çay bardağı sıvıyağ
• 2 adet rendelenmiş ve suyu iyice sıkılmış elma (kırmızı elma tercih ederseniz daha iyi sonuç alırsınız)
• 1 su bardağı iri dövülmüş ceviz
• 2,5 su bardağı kekun (kekun olduğu için kabartma tozu kullanmıyoruz)
• 2 çay kaşığı tarçın

Yapılışı :

1. Fırınımızı 180 derecede ısınmaya bırakıyoruz.
2. Yumurta ve toz şekeri krema kıvamı alıncaya kadar çırpıyoruz.
3. Daha sonra krema, yağ ve kekunu ilave edip çırpmaya devam ediyoruz.
4. Son olarak ceviz, elma ve tarçını da koyup bir tahta kaşıkla harca yediriyoruz.
5. Muffin kaplarına kağıtlarını yerleştiriyoruz. (tek kek kalıbı ile yapılacaksa kalıbın yağlanması gerekir)
6. Harcımızı kalıpların yarısına kadar gelecek şekilde paylaştırıyoruz.
7. Fırında içleri pişene kadar tutup, kürdanla kontrol edip çıkartıyoruz.

Afiyetle & sağlıkla,

YENİ BİR DEKORASYON SİTESİ www.yastikminder.com

Şık masa örtüleri, nevresim takımları, birbirinden güzel kırlentler ve daha bir sürü ürün.. www.yastıkminder.com adresinde bir tıkla kapımızda.. Ben ürünler arasında kayboldum gerçekten, özellikle masa örtüsü çekmecelerim sanırım isyan edecek yenileri gelince.

Soframız programının başarılı yapımcısı, sevgili Burcu'nun sahibi olduğu bu siteyi keyifle inceleyeceğinize eminim..Bu arada Burcu'ya da yeni atıldığı bu süreçte bol gelir diliyorum..

İyi alışverişler :)

ZEYTİNYAĞLI PIRASA

Annem eğer çok toksa bir ifade kullanır "Pırasa olsa yiyemem" :) Bu pırasanın en sevdiği yemek olduğunu gösteriyor galiba.. Hmmm benim ne olurdu pırasa yerine kullanacağım şey, bilemedim.. Utanıyorum şu anda söylemeye aslında biliyorum... Laf aramızda "hamburger" olurdu galiba. Çocukluğumdan kalma bir şey, sadece fast food değil, bir hatıra taşıdığı için belki de :) 

Annem, emekli öğretmen.. Ben ilkokula giderken her ay başında beni benim okulumdan aldığında önce okulun köşesindeki büfeye hamburger yemeye götürür, sonra da pastaneden Alman Pastası alırdı. Bu sadece ayda bir gün olurdu, ay başlarında.. O zaman tüketmek bu kadar kolay olmadığı için o kadar tatlı gelirdi ki bana o hamburger, bütün bir ay boyunca hamburger yiyeceğim günü beklerdim. İşte o yüzden benim en sevdiğim yiyecek hala hamburgerdir. Ne zaman migrenim tutsa ya da yatak döşek hasta olsam eşim, annem ya da beni kim çok iyi tanırsa hemen "sana hamburger alalım mı?" diye sorar :) hani beni ayaklandırır diye :)

Bu kısa hikayenin üzerine türk mutfağının güzel zeytinyağlılarından devam edelim, Yemekbahane'nin tarif defterini yazmaya...

Malzemeler:

• 1 kg pırasa
• 1 adet orta boy soğan
• 1 adet büyül boy havuç
• 1/2 çay bardağı pirinç
• 1 yemek kaşığı limon suyu
• 1/2 çay bardağı zeytinyağ
• 5 adet kesme şeker
• tuz

Yapılışı :

1. Soğanları yemeklik doğruyoruz.
2. Havuçları halka halka dilimliyoruz.
3. Pırasaları da ortalama iki parmak kalınlığında kesiyoruz.
4. Düdüklü tencereye zeytinyağı koyup soğanları kısık ateşte soteliyoruz. (Düdüklü yoksa normal tencere de olur, pişme süresi uzayacaktır)
5. Soğanlar renk değiştirince pırasa ve havuç dilimlerini de ilave edip bir süre beraber sotelemeye devam ediyoruz.
6. Pirinç, kesme şeker ve limon suyunu katıp arzu ettiğimiz miktarda tuz ekliyoruz.
7. Üzerini geçecek kadar su ilave edip, düdüklünün pimi çıktıktan sonra 20 dk pişiriyoruz.

Afiyetle & sağlıkla,

SEBZELİ MUFFIN

Bu sebzeli minik kekçikler henüz bu sabah pişti. Uzun zamandır yapmadığım denli hızlı bir şekilde de öğlen bloga tarifi düşüyor. Instagramda fotoğraf paylaştığımda tarifini soranlara ithafen hemen aldım bu aksiyonu :)
Evdeki her türlü sebzeyi kullanabilirsiniz, illaki benim yazdıklarımın olmasına gerek yok zira yine evde ne varsa uygulaması ile yaptım bu muffinleri ..Ama soğan ve patates muhakkak olsun derim ben, soğanın tatlı lezzeti, patatesin hamuru tutuşu sonucu etkileyecektir. Bir sonrakine pırasa koymayı düşünüyorum hatta biraz da tavuk, ne dersiniz ?
Sebze yemeyi sevmeyen çocuklar ve ev halkı için de güzel bir alternatif olabilir belki ...

Malzemeler: (8 adet muffin)

• 1 adet orta boy soğan
• 1 adet büyük boy patates (patates ufaksa 2 tane kullanabilirsiniz)
• 1 adet havuç
• 1-2 dal kereviz yaprağı
• 1-2 dal maydanoz
• 1 adet yumurta
• 4 tepeleme yemek kaşığı un
• 1 paket kabartma tozu
• 1 çay bardağı + 1 tatlı kaşığı yoğurt
• 1 çay bardağı sıvıyağ (ben mısırözü kullandım)
• 1 tatlı kaşığı nane
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 1/2 tatlı kaşığı toz şeker

Yapılışı:

1. Öncelikle sebzelerimizi hazırlayacağız. Soğanları ufak ufak yemeklik şekilde doğuyoruz. Patatesleri de minik küpler halinde doğrayıp hazırlıyoruz.
2. Havuçların ufak ve ince doğranması önemli çünkü biliyorsunuz havuç geç pişen bir sebzedir.
3. Kereviz yaprakları ve maydanozu da ince ince kıyıp sebze hazırlığımızı tamamlıyoruz.
4. Fırını 170 derecede ısınmaya bırakıyoruz.
5. Muffin kalıplarını iyice margarin ile yağlıyoruz. (Ya da muffin kağıdı kullanabilirsiniz)
6. Bir kasede sebzelerimizi ve diğer tüm malzemeleri karıştırıp bir harç hazırlıyoruz.
7. Yağladığımız muffin kaselerinin içerisine harcımızı bölüştürüyoruz.
8. Üzerleri kızarana ve içi pişene kadar fırında pişiriyoruz. (Kürdan veya bir bıçak ile içlerinin pişip pişmediğini kontrol edebilirsiniz)
9. Hafifçe ılındıktan sonra kalıptan çıkartıp servis ediyoruz.

Not: Muffin kalıbınız yoksa bu harcı ufak bir kek kalıbında ya da tepside yine iyice yağlayarak tek parça şeklinde pişirmeniz mümkün.

Afiyetle & sağlıkla,

ACIBADEM KURABİYELİ KESTANELİ KUP

Beyaz bir gündü bugün. Birçok şehre yağan kar, İstanbul'u da beyaza boyadı sabah erken saatlerde. Genellikle işte olduğumu düşünürsek kar benim için çoğunlukla trafikte eziyet, üşümek ve sıcak yatağından çıkmak istemeyen bünyenin zavallı çilesi demekti.. Ta ki bu sabaha kadar. Bu sabah başka .. Bu sabah, çok uzun yıllar sonra evdeki perdeleri sonuna kadar açıp camın gerisinden, sıcacık evimden seyrettim kar yağışını. Yani anlayacağınız bu sabah daha beyazdı benim için..

Evet çalışmak güzel ama insan yoruluyor, özlüyor evde olmayı. Hele de evde, geride bırakılan minicik bir kuzucuk varsa çalışan anne olmak bazen zorlayabiliyor. Şimdi bana ne yapacaksın, planın ne diye soranlara cevabım, evimin, kuzumun, oğlumun keyfini süreceğim bir süre diyorum. Özgürce, yarışmadan, koşmadan, düşünmeden, gerilmeden yaşamanın keyfini süreceğim.

Resmi ev hanımlığımın ilk günüydü bugün..:) Bundan sonra daha sık güncelleyeceğimi düşünüyorum blogu ama bugün yazım yine geçenlerde yayınlanan programdan kalma. Tadı damağınızda kalacak eminim.. Vee çok iddialı konuşuyorum pardon yazıyorum ki bu muhallebi demirbaşınız olacak.

Deneyenler ses versin, bekliyorum... :)

Bu aralar ses verenler arttı, ses verenler değişti, yenilendi, pek mutluyum sormayın :)

Eee hadi mutfağa.. Siz de acemi şeflerim !! Korkmadan çıkartın dizin malzemeleri tezgaha, tam sizlik bir tarif :)

Malzemeler:

• 1 kg süt
• 5 tepeleme yemek kaşığı un
• 1,5 su bardağı toz şeker
• 1 paket vanilya
• 125 gr tereyağ
• 10 adet acıbadem kurabiyesi
• 20 adet kestane şekeri
• süslemek için rulo gofret, çikolata parçaları

Yapılışı :

1. Derin bir tencerede süt, un ve şekeri devamlı karıştırarak muhallebi pişiriyoruz.
2. İyice koyulaşan muhallebiyi ocaktan alıp vanilya ve tereyağını ilave ederek 5 dk (kısa olmamalı) kadar mikserle iyice çırpıyoruz.
3. Acıbadem kurabiyelerini robottan geçirip iri parçalar elde ediyoruz.
4. Kestane şekerlerini çatalla ezip ufaltıyoruz.
5. Kup bardaklarının dibine acıbadem kurabiyesi parçası, üzerine kestane şekeri koyup muhallebiden döküyoruz. 
6. Çikolata parçalarını bıçakla doğruyoruz.
7. Süsleme için kupların üzerine yine kestane şekeri ve kurabiye parçalarından koyup, çikolata serpiştiriyoruz.
8. Son olarak rulo gofreti de koyup soğuyunca servis ediyoruz.

Afiyetle & sağlıkla,

ELMA SOSLU ÇITIR HİNDİ

Yeni yıl.. ilk post.. Ne kadar anlamlı benim için.. 2013 bana tüm yenilikleri ile geldi..Hayatımın önemli bir kısmını geçirdiğim, 12 yıldır çalıştığım işyerimden ayrılma sürecindeydim bir kaç aydır. Artık farklı olma vakti dediğim bir dönemde aldığım bu kararla yönüm başkalaştı.. Çok sevgili arkadaşlarımın dediği gibi evrenin bana gönderdiği mesajları alıyorum artık :) Artık yepyeni bir Müge olacak, bunun için uğraşacağım.

Star'da yayınlanan Soframız programı sonrasında çok güzel yorumlar aldım sizlerden ve sevdiklerimden. Yeniliğe yelken açtığım bir döneme denk gelen bu program bana sanki bir umut oldu, hayallerimin peşinden koşma konusunda bir ışık. Elbette bilinmez, hayat önüme ne çıkaracak ama bildiğim şey bu sene her ne yapıyor olursam olayım başka olacak.. Farklı olması için elimden geleni yapacağım.Bu süreçte bana gösterdiğiniz taktir ve ilginizden dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum. Biliyorum artık farklı okuyucularım var, bir çok blogger gibi istatistiklere baktığım için bunun farkındayım. Hitap ettiğim kitlenin sayıca artması dahi beni farklılaşma konusunda bir hayli motive etmeye yetti de arttı bile.

Bugün çenem düşük sanırım :) Neyse biz ana konumuza gelelim.. Yemeklere..
Programda yaptığım tariflerden ikisi eski ikisi yeni tarifti. Volovan ve Terine tariflerini daha önce blogda görüp beğendikleri için program akışında hemen ikisini değerlendirmeye karar verdik. İlaveten yılbaşı konseptine uıygun iki tarif daha belirledik, bunlardan biri bu hindi oldu.
Hindi aslında sağlıklı olması ile beraber bana yavan gelen bir et türü. Dolayısıyla genelde yahni ya da terbiyeli şekilde pişirmeyi tercih ediyorum. Bu sefer şinitzel tarzı bir pişirme biçimi uyguladım, üzerindeki sos ile beraber hakikaten çok lezzetli oldu.

Bu tarifi tavuk ile deneyebilirsiniz..

Malzemeler:

• 7-8 parça ince dövülmüş hindi bonfile
• 2 çorba kaşığı un
• 2 çorba kaşığı süt
• 2 adet yumurta
• 1 su bardağı badem (robottan çekilecek, ince un gibi kullanılacak)
• 4-5 adet bayat ekmek dilimi (robottan çekilecek, ince un gibi kullanılacak)
• 1 su bardağı zeytinyağ (kızartma için)
• 2 yemek kaşığı tereyağ
• 2 yemek kaşığı zeytinyağ (elmalı sos için)
• 1 adet büyük boy soğan 
• 1 adet büyük boy yeşil elma
• 1/2 çay kaşığı tarçın
• 1 büyük su bardağı portakal suyu 
• 1 ufak kase maydanoz (temizlenmiş yıkanmış, iri iri doğranmış)
• Tuz , karabiber

Yapılışı :

1. Süt ve yumurtayı geniş bir kasede çırpıyoruz.
2. Hindileri önce una sonra yumurtaya, sonra bademe ve bayat ekmeğe buluyoruz.
3. Bir tavada zeytinyağ ve tereyağı kızdırıp hindilerimizi kızartıyoruz.
4. Kızaran hindileri havlu kağıt serdiğimiz bir tepsiye alarak fazla yağlarını süzdürüyoruz.
5. Diğer tencerede yemeklik doğradığımız soğanları zeytinyağı ile soteliyoruz.
6. Daha sonra buna küp şeklinde doğradığımız elmaları ilave ediyoruz.
7. Tuz, karabiber ve tarçını katıp portakal suyunu da ekleyip bir taşım kaynatıyoruz.
8. Ocağın altını kısıp elmalar yumuşayıp portakal suyu hafif çekene kadar pişiriyoruz.
9. Piştikten sonra maydanozu ilave edip kızarttığımız hindinin üzerine sosu dökerek servis ediyoruz.

Afiyetle & sağlıkla,