29 Aralık 2015 Salı

ZENCEFİLLİ YILBAŞI KURABİYESİ

zencefilli kurabiye


Hey gidi heyyyy... Seneler geçmiş.. bak şimdi ... sene 2007 ben bir zencefilli kurabiye tarifi yazmışım buraya.. Okurken gülümsedim, eskiden bloggerlar arasında etkinlikler olurdu, icabet ederdik :)
Ne muhteşem günlerdi onlar, hep sevgiyle anıyorum. O günler sayesinde benim çok kadim arkadaşım oldu, sağolsunlar.
Katıldığım etkinlik için yapmışım kurabiyeleri, ya da kurabiyeleri yapıp etkinliğe katılmışım, bilemedim şimdi :) 
Neyse o tariften sonra dün akşam yeni bir zencefilli tarif tecrübe ettim. Bugün Aras'ın sınıfındaki anne etkinliğinde hep birlikte bu kurabiyeleri süsledik. 4 yaşında 15 çocukla kurabiye süslemek hakikaten çok eğlenceliydi .. Sarı çam ağaçları süsledik, yeşil yıldızlar taktık .. hayaller sonsuz ve kuralsız.. Çocuk olmak ne güzel şey..

Malzemeler:
  • 250 gr tereyağ (teremyağ-hüner gibi hamurişine uygun margarinler de kullanılabilir)
  • 1 su bardağı pudra şekeri
  • 1 yumurta sarısı
  • 1 çay kaşığı kabartma tozu
  • 1 tatlı kaşığı toz zencefil
  • 1 tatlı kaşığı tarçın
  • 1 yemek kaşığı pekme (üzüm pekmezi kullandım)
  • aldığı kadar un (yaklaşık 4,5 su bardağı aldı)
Yapılışı:
  1. Oda ısısında yumuşamış tereyağını şeker ve yumurta sarısı ile mikserle çırpıyoruz.
  2. Pekmez ve diğer malzemeleri (un hariç) de ilave ediyoruz.
  3. Unu kademe kademe ilave ederek hamuru toparlamaya başlıyoruz.
  4. Ele yapışmayan ama yumuşak bir hamur olana kadar un ekleyerek yoğuruyoruz.
  5. Kıvamına gelen hamurumuzu bir streç filme sarıp ya da bir buzdolabı poşetine koyup buzdolabında 20-25 dk kadar bekletiyoruz.
  6. Fırın tepsisine yağlı kağıt serip, fırını 170 derecede ısıtıyoruz.
  7. Buzdolabında beklettiğimiz hamuru 4 ya da 5 parçaya ayırıp un serptiğimiz tezgahta merdane ile açıyoruz.(Açarken hamurun üzerine yağlı kağıt koyarsanız pürüzsüz olacaktır.)
  8. Kurabiye kalıbı ya da hiç bir şey yok ise su bardağı ile kesip yağlı kağıt serili fırın tepsisine sıkıştırmadan diziyoruz.
  9. Fırında kenarları kızarana kadar pişiriyoruz.
Haa bu arada fotoğraftaki yılbaşı temalı taş boyamasını Zeynep'ciğim yapmış, bana gönderdiği o harika hediye paketinden çıkmıştı. Ona buradan yine yeniden kocaman öpücüklerimi gönderiyorum...


Afiyetle & sağlıkla,

28 Aralık 2015 Pazartesi

YILBAŞI SOFRANIZA KÜÇÜK DOKUNUŞLAR

Senede sadece bir kere salatalığı salatalık, peyniri peynir olmaktan öteye taşımak mı .. Neden olmasın..? Eğer benim kafamdaysanız yani instagram hesabımda sıkça kullandığım hashtag gibi #partikafası varsa sizde de .. bu çok kolay bir şey.. hem eğlenceli, hem ekonomik hem de herkesi mutlu edecek bir şey..
Misal.. bu salatalıkların durumu.. Aslında çok daha özenerek hazırlayacaktım ama vaktim ancak buna yetti.. Marketten aldığım süzme yoğurdu, nane ile tatlandırıp kendimce bir haydari yarattım aslında :) Kalınca seçtiğim salatalıkları verev keserek oydum ve içlerine haydari doldurdum.. Üzerine de gravyer peynir, maydanoz ve kırmızı kambo biberler serpiştirdim..
Haydari Dolgulu Salatalık

Bu yazımda zaten bir çok kanepe çeşidine yer vermiştim.. Bir buraya göz atın isterseniz..
Alacağınız peynirleri ikram etmenin bir çok zevkli ve kolay yolu var ...

Kanepe

Yiyeceklerin ne olduğunu evet görüyoruz .. ama bunu yazarak bu sefer bir farklılık yapsanız..
Çam ağacı şeklinde keseceğiniz bir menü kartı misafirlerinizin eminim çok hoşuna gidecektir. Bunu asamazsanız bir kürdana bantla yapıştırıp ikramlarınızın üzerlerine iliştirebilirsiniz..
Yılbaşı Süsleme
İçine ne koyacağınız tamamen bütçenize ve zevkinize kalmış bu mini dürümler, gayet lezzetli bir atıştırmalık olacaktır. Süsleme tercihi ise sadece zevkinizle sınırlı ..

Hindi Wrap

Daha önceki bazı sunum önerilerimi yazdığım postları da okuyabilir bir fikir edinebilirsiniz. Bunların aynısı olmasa da aklınıza eminim bir fikir getirecek, değişik bir sunum yapmak için siz de marifetinizi ortaya koyacaksınız.

Şimdiden hepinize mutlu yıllar diliyorum. Rengarenk, neşe dolu, sevgi ve hoşgörü dolu sofralarınız olsun..

Afiyet ve sağlıkla,

22 Aralık 2015 Salı

YILBAŞI SOFRASI 2016

Yılbaşı Süsleme

İşte yine yeniden bir yılbaşı sofrası ile karşınızdayım :)
Aslında bu blogu takip edip beni ve kullandığım eşyaları artık çok iyi tanıyanlar var aranızda. Onlar için yine mi aynı tabak yine mi aynı örtü durumudur belki de :) Ama hepimizin evinde her misafir için ayrı ayrı kullanacağımız yepyeni tabaklar olmayabilir.. Aslında benim temelde yapmak istediğim de bu zaten, aynı tabağınız ve örtünüzle farklı sofralar kurma zevkini yaşamak.. yaşatmak..
11 yıllık evliyim, bu yemek takımı da çeyizimden.. Milyon sefer koydum bloga resmini, öyle ya da böyle .. Ama yine bu sofrayı hazırlarken tek düşündüğüm şu oldu, iyi ki beyaz tabak almışım .. Her genç kız evlenirken muhakkak bir takım beyaz takım edinmeli bence.. Emin olun bir tek ondan sıkılmayacaksınız :) Hatta kardeşim (kuzenim demek bana hep ters geliyor ona) evlenirken benim takımın aynısından gittik ona da aldık :) Bu arada takım Jumbo , merak eden olursa ..

Aynı tabaklarla kurulu yılbaşı sofralarını hatırlarsak gümüş bir supla ile yeşil bir masa hazırlamıştım 2013 senesinde, 2014'te ise bu sefer dore bir masa   ve yine aynı tabaklar, kırmızı supla kullandığım 2010 senesinin yılbaşı sofrası  ve kartopu gibi bembeyaz bir masa ... Gördüğünüz gibi bunlar sadece aradan seçtiklerim ve hep tabaklar aynı :)

Bu sefer de dolabımdan itina ile çıkarttım tabaklarımı ve çatallarımı.. Kafamdaki renk kırmızı .. Şöyle eğlenceli bir sofra.. Cıvıl cıvıl..


Yılbaşı Süsleme

Deli kızın çeyizi misali açtım ıvır zıvır kutularımı.. İçinden ne çıkacak merakla inceledim..O kadar ıvır zıvır olunca evde insan unutuyor neyi var neyi yok..Hahhhh işte kırmızı ve yeşil kurdeleler..
Bu sevimli Noel Baba bir kalem.. Moda'dan bir hediyelik eşya dükkanından aldım tanesine 3 TL verip.. İsim kartlarını da Nezih kırtasiyeden boş kartvizit (4TL) alıp kendim Aras'ın tırtıklı makası ile kestim. Üzerine de Tchibo'dan kendime yeniyıl hediyesi olarak aldığım damgalardan bastım herbirine ayrı ayrı desende..Beyaz kumaş peçetelerimi rulo yaptım üzerine de kurdeleleri çift renk bağladım, noel babayı ve isim kartlarını koyunca işin çoğu bitmiş oldu.. 


Yılbaşı Süsleme

Masa örtüsünü beyaz tercih ettim, üzerindeki kapağı ise İkea'dan kumaşını alıp mahallenin terzisine diktirmiştim seneler önce.. Siz de beğendiğiniz bir kumaşı bu şekilde pratik ve ekonomik olarak değerlendirebilirsiniz.

Yılbaşı Süsleme

Masanın ortasına hazırladığım arajman ise tamamen toplama :) Geçenlerde eve gelen bir çiçeğin kavanozuna yılbaşı süslerini doldurdum, dışına bir kurdele yerleştirdim ve etrafına da Selen'in bana daha önce hediye ettiği mumlukları koydum.. Masayı hazırlarken yurtdışında centerpiece denilen (masa ortası göz alıcı parça) süslemeyi yapmayı çok seviyorum..

Yılbaşı Süsleme

Yılbaşı için bir kaç menü önerisi bir sonraki yazıda...
Şimdilik afiyetle & sağlıkla,

3 Aralık 2015 Perşembe

HAŞHAŞLI ÇİKOLATALI SANDVİÇ KURABİYE

Haşhaşlı Çikolatalı Sandviç Kurabiye

Merhaba Aralık.. Merhaba yeni umutlar.. Merhaba herkese..

Uzuuuunnn bir aradan sonra mutfakta yeni bir şey deneyimlemiş olmanın verdiği keyifle karşınızdayım.
Aralık ayının keyfi beni sarmaya başladı ya sizi.. İlk iş hemen eve bol ışıklı ağacımızı kurdum bile.. Poyraz'ın ilk tepkisi benim için yine Aras'ınki kadar özeldi. Işıkları görünce içi içine sığmadı resmen, ellerini kollarını hızla oynatmaya başladı. Aras ile beraber ağacın üzerine süsleri asarken yine çok eğlendik.. Bu sene daha yükseğe asabildiğini farkederek kendisiyle gurur da duydu :)
Bu sene Aralık ayında yine misafirlerim olacak yani yazacak bir şeyler çıkacak.. Şimdiden heyecanlıyım..
Geçtiğimiz hafta yine bizim blog kızları görüşmemiz vardı ve ben yeni bir şey yaparak gitmeye karar verdim. Sonucundan ben de yiyenler de son derece memnun kaldık ...
Bu tarifi sandviç yapmadan da tüketebilirsiniz diyerek yapımına geçiyorum :)

Malzemeler:

  • 3 yumurta sarısı
  • 250 gr tereyağı (oda ısısında yumuşamış)
  • 1,5 çay kaşığı kabartma tozu
  • 1,5 çay kaşığı tuz
  • 3 yemek kaşığı haşhaş tohumu
  • 1 paket vanilya
  • 1,5 su bardağı pudra şekeri
  • Yaklaşık 450 gr un (birden kullanılmayacak)
Arası için;
  • 250 gr çikolata (bitter kullandım)
Yapılışı:
  1. Yağ ve şekeri krema kıvamına gelinceye kadar mikserle çırpıyoruz. 
  2. Yumurta sarılarını ekleyip çırpmaya devam ediyoruz.
  3. Bir kaseye unu eliyoruz. Kabartma tozu, vanilya ve tuzu una karıştırıyoruz.
  4. Yumurtalı karışıma haşhaşı ekliyoruz. 
  5. Toz karışımı (un-tuz-kabartma tozu) yumurtalı karışıma yavaş yavaş elle yoğurarak yediriyoruz. (Yumuşak ama dağılmayan bir hamurunuz olmalı, unu dikkatli eklemeniz gerekir.)
  6. Kurabiye hamuru oluştuktan sonra bir streç filme sarıp buzdolabında 20-25 dk kadar bekletiyoruz.
  7. Fırını 180 derecede ısıtıyoruz. Fırın tepsisine yağlı kağıt seriyoruz.
  8. Beklettiğimiz hamurdan parçalar alıp un serptiğimiz tezgahta 1 cm kalınlığında açıyoruz. (açarken üzerine yağlı kağıt koyar ve merdaneyi kağıt üzerinden hamurda gezdirirseniz daha pürüzsüz açılacaktır.)
  9. Çay bardağı ya da bir kurabiye kalıbı ile kesip tepsiye diziyoruz.
  10. Fırında yaklaşık 10 dk kenarları altın rengi oluncaya kadar pişiriyoruz. (Sizin fırınınız için bu süre 10 dk dan uzun ya da kısa olabilir, lütfen kurabiyenin rengini takip ediniz)
  11. Pişen kurabiyeleri soğumaya bırakıyoruz. (Benim kurabiyelerim 3 tepside pişti, yani 3 sefer pişirme yaptım)
  12. Çikolataları ufak parçalara bölüp benmari usulü ile eritiyoruz. 
  13. Bir kurabiyenin üzerine bir çay kaşığı ile çikolata döküp üzerine ikinci kurabiyeyi kapatıyoruz.
  14. Üzerlerine yine çikolata damlatarak süsleme yaptım, siz de farklı farklı süslemeler yapabilirsiniz.
Afiyetle & sağlıkla,

26 Kasım 2015 Perşembe

BİR ÇOCUK, İKİ ÇOCUK VE BİR ANNE


Ahhaaa... işte tam benim durumum :) İngilizce bilmeyenler için özetleeyeyim.. İlk çocuk pis ve yememesi gereken bir şeyi yerse anne hemen doktoru arar. İkinci çocuk aynı şeyi yaparsa anne sadece ağzını siler.. Üçüncü çocuk yine aynı hareketi yaparsa anne ona yemek yedirmelimiyim diye düşünür :)

Üçüncüyü Rabbim olmayanlar versin diyerek, hiç düşünmediğimi belirterek söze gireyim madem :)
Benim ilk anneliğim bir çoğumuzun olduğu gibi "EVHAM" "ENDİŞE" "KAYGI" "KORKU" duygularını sıkça barındıran bir annelik olarak nitelendirilebilir :) Evet büyük oğlum Aras'ın sık hastalanması, alerjen oluşu ve benim acemiliğim bir arada çok şık olduğu için tüm bu duyguları hat safhada yaşamış olabilirim .. Yedirme diyen doktorun kuralı KESİNdi gözümde.. GİYDİR denirse giydirilir.. İÇİR denilirse içilmezse kıyamet kopardı :)
Tahammül üst seviyelerde.. cici anne..

Hahahahha şimdi bakıyorum da geriye o anne ben miyim ki :)

Poyraz yavrum BİNİLMESİN denen yürüteçte :) TADILMASIN denen mandalinayı inceliyor :) Pilav üstü döneri 5 aylıkken öğrendi bile :)
ÖPEYİM mi diye sorana YAVVV ÖPPP .. SEV doya doya diyorum :)

Ben iki oğlumu da çok seviyorum, aynı kalple... ama sanırım ilkinde çok abartmışım.. Bu yüzden Poyraz galiba daha şanslı.. Savsak ama rahat bir annesi oldu.. Aras da bu rahatlığa bakıp şaşırıyor yavrucum.. :) Benim zamanımda neredeydin der gibi ...

Şimdi daha az ağrıyor yüreğim.. Su akıyor yolunu buluyor.. KORUMAYA kollamaya DEVAM elbette ama SINIRLARINI BİLEREK ..

Yaşasın ikinci kez anne olmak :)

Sağlıkla,



6 Kasım 2015 Cuma

TAVUKLU KEREVİZ SALATASI

Tavuklu Kereviz Salatası

Kereviz kışın bizim mutfağa sıkça giriyor. Daha önce sizlerle Kereviz Salatası, Kerevizli Mercimek Çorbası, Portakallı Kereviz ve Zeytinyağlı Kereviz yemeklerinin tariflerini paylaşmıştım.

Geçenlerde katıldığımız bir doğumgününde yediğim tavuklu kereviz salatasını ise ilk yediğim an çerkeztavuğu sandım.. Hatta Poyraz'a da yedirdim ve bayıldı.. Doğumgünü sahibine "çerkeztavuğu çok güzel olmuş" diyince onun kereviz olduğunu öğrendim. Tavuk ve kereviz birbirine çok yakışmış doğrusu.. Ben Nesloştaki toplantıya giderken hemen yaptım..
Denemelisiniz..

Malzemeler:

  • 1/2 kg tavuk göğüs
  • 4 adet büyük boy kereviz
  • 100 gr ceviziçi - orta dövülmüş
  • 500 gr süzme yoğurt (ben normal yoğurdu süzgeçte bekletip kullanıyorum)
  • Tuz
  • Limonlu su
Yapılışı :
  1. Tavuğu yıkayıp düdüklü tencereye alıyoruz, üzerini geçecek kadar su koyup düdük öttükten sonra 20 dk haşlıyoruz.
  2. Haşlanan tavuğu soğumaya bırakıyoruz, soğuduktan sonra didikliyoruz.
  3. Kerevizleri soyup limonlu su dolu bir kaba alıp bekletiyoruz.
  4. Yoğurdumuz süzülünce (direk süzme yoğurt da kullanabilirsiniz) derin bir kaba alıyoruz. Kerevizleri kararmaması için yoğurdun içine rendeliyoruz. (Rendelenen kerevizleri sürekli yoğurda karıştırırsanız kararmayacaktır.)
  5. Kerevizler bitince içine tavukları ilave ediyoruz.
  6. Cevizi de kattıktan sonra tuzunu ayarlayıp iyice karıştırıyoruz.
  7. Servis tabağına alıp servis ediyoruz.
Dolapta uzun süre (bir gece mesela) bekletecekseniz, sulanabilir, servis etmeden önce tekrar karıştırmalısınız.

Afiyetle & sağlıkla,

5 Kasım 2015 Perşembe

İKİ ÇOCUK İKİ KALP DÖRT KOL İKİ BEYİN


Ben lisede matematik okudum. Mat 1 diye bir ders vardır, bilirsiniz belki. Orada denklemler girer hayatınıza. Aslında bu denklemler taa ilkokul birinci sınıfta 5 TL ile bakkala giden Ali'nin ekmek ve şeker aldıktan sonra cebinde kaç para ile eve döndüğünün sorulduğu problemlerin daha kısa zamanda pratik bir şekilde çözümlemesidir.Hayat denklemlerle devam eder sonra.. Metro ile 1 saatte gidilen yol, pilava konulan 3 ölçek su falan filan .. Hep bu cebir denen şeyden ibaret hayatımızda.
Denklemlerin gücüne inanan ben ne zaman ikinciye hamile kaldım, işte o zaman kafam karışmaya başladı.
Ben tek kalbe iki çocuk nasıl sığdırıcam dedim önce.. Ama hastanede Poyraz'ı koynuma verdikleri anda tüm çok çocuklu anneler gibi bu denklem yerle yeksan oluverdi.
Şimdi akşam eve girdiğimde bütün gün aynı ortamda (okulda) beraber olmamıza rağmen beni daha yeni görüyormuş edası ile yavaşça yanıma sokulan büyük oğlumun "bana ne aldın?" sorusu ile beni bütün gün görmemiş ve bu özlemini sadece ellerini ve ayaklarını kontrolsüzce sallayan küçük bebeğimin "beni kucağına al" diye haykıran coşkusu ile karşılanıyorum.
Şimdi canım Mat1 e dönelim:
X=5 ise
2X de 10 eder bu kurala göre ...

Peki burada X çocuk ise .. Annelerin de dört kolu,iki beyni vs.. mi artar.. ?
Hahahhahaha...
Hayır tatlım .. Anneanne el üstünde tutulmaya devam edilir, bakıcı kaçmasın diye gözünün içine bakılır.. Az uyunur çok çalışılır.. Kocan müsaitse yük üstüne ufak ufak değil kocaman kocaman atılır...

Yani cebir bu sefer olmadı :=)

Afiyetle & sağlıkla,


3 Kasım 2015 Salı

BLOG DOSTLARI BULUŞMASI-7. SEZON

blog kızları günü

Sene 2007.. Bakın bu yazımda ne heyecanla yazmışım.. Şimdi yeni bloggerlar pek bilmez :) Biz eskidik artık :) O zaman, instagram yok, facebook sayfa yönetmek yok, akıllı telefonlar da pek herkesin elinde değil... pürüpak blog var sesimizi duyurduğumuz. Elimizde dijital fotoğraf makinaları, belki de borcama dizilen börek-çörek fotoğrafları :)
Bir yazı yazıyorsun, sonra "like" beklemek yok.. "yorum" var.. blogda.. bazen 1 bazen 100 :)
Biz o gün bir gördük birbirimizi .. bir sevdik bir sevdik..
Biz o piknikten sonra başladığımız toplantılarımıza 7 yıldır devam ediyoruz.. Her ay birimizde toplanıp, birbirimizi hayatın sıkıcılığından kurtarma niyetiyle coşku, özen ve keyif ile ağırlıyoruz.
Mayasında özen, lezzet, sevgi ve hoşgörü olan bu dostluğun..

Ve bu özenin 7. sezon başlangıcını davet sofralarının itinalı ismi yaptı :) Nesloş...

sofra

Yine her detayı özenle düşünülmüş ve hazırlanmış, kendimi özel hissettiğim bu masada ağırladı bizleri.. Tabakları, peçeteleri, kullandığı detaylar ve çiçekler ile yine bizleri mutlu etti.

neslos tabak

Elbette şanımıza yakışır şekilde yine çok yedik.. Harika lezzetler ile hazırlanmış bir menümüz vardı her zaman olduğu gibi.

menü

Bütün bu güzel yiyeceklerin sonrasında kahve-soda-gazlı içecek ne varsa içtik ne yalan söyleyeyim..
Kendi günüm için heyecanlıyım :) Aralık, yılbaşı konsepti ile yine yeniden bende olacak..

Bakalım hazırlık stresi beni şimdiden sardı :)

Bu güzel hazırlıklar için Nesloş'a tekrar teşekkür ediyorum ..

Afiyetle & sağlıkla,

11 Eylül 2015 Cuma

PEYNİRLİ TEPSİ BÖREĞİNDE GÜNCELLEME VAR & CATERING HİZMETİ

Babyshower partisi

Ben zaman zaman tariflerimin fotoğraflarını güncellerim bilirsiniz. Eee.. blog 9 yıllık blog olunca, fotoğraflar da eskiyince bu lazım bence.. Eskiden öylesine çekilmiş karelerin yerini daha alımlı fotoğraflara vermek benim kendi gelişimimi de bana gösteriyor aslında.. Bu da öyle bir fotoğraf işte..2006 yılında blogu ilk yazmaya başladığım zamanlarda, o zaman kullandığım minicik Samsung telefonumla çektiğim kötü fotoğrafı değiştirdim, demirbaş tariflerimden Peynirli Tepsi Böreği için.. Hem fotoğrafa bakar hem de tarifi incelersiniz belki, ne dersiniz?

Bu arada zaman zaman soranlar olurdu, börek, kurabiye, cheesecake gibi ikramlıkları davetler için yapıp yapmadığımı.. Yeni bir adım atarak, catering ihtiyacı duyduğunuz alanlarda destek olmaya başlama kararı aldım. Özel günler, evde verilen davetler, partiler vb.. için menüler oluşturabilir, istediğiniz ikramları sizler için de hazırlayabilirim artık.

Bir broşür ya da sınırlama yok :) Bu blogda gördükleriniz de olabilir isteyecekleriniz ya da öneriniz olan herhangi başka bir şey... Sadece email atın yeter...
Mail adresim:

yemekbahane@gmail.com

Afiyetle & sağlıkla,

21 Ağustos 2015 Cuma

PATATESLİ ÇELENK ÇÖREK

BabyShower Poyraz

Bu çöreğin hamuru için söyleyebileceğim şu, lezzetli ve buzdolabında bekletmeye müsait. Yani bizim şu pratik olma çabalarımıza, ansızın misafir geldiğinde dolaptan çıkart pişir taleplerimize son derece uygun.

Orjinal tarifte hamurun ölçüsü iki adet çelenk yapmak üzere verilmişti ben de öyle yaptım ancak tek çelenk hazırlayıp diğer yarısını bir buzdolabı poşetine koyup üzerine de tarihi yazıp buzluğa attım. Sonra bir gün bizim evde kalabalık ailecek otururken canımız beş çayının yanına bir şeyler çektiğinde buzluktan hamuru çıkarttım, yumuşayınca da arasına peynir koyup minik poğaçalar hazırladım pişirdim. Bir iyi geldi ki sormayın :) O gün çayımız da evimiz de şenliklendi. :)

Bugün sizlerle orjinal şekilde iki çelenklik halini paylaşıyor olacağım ama siz eğer yine de tek yapmak isterseniz hamurun malzemelerini 1/2 şekilde oranlayın lütfen.

İçine patates dışında sosis-ıspanak gibi farklı malzemeler de kullanabilirsiniz. Peyniri çok önermiyorum zira iç malzeme açıkta kalacağı için peynir erken pişip eriyip hatta yanacaktır.

Malzemeler:

Hamuru için;


  • 2 su bardağı süt
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1 su bardağı zeytinyağı
  • 2 adet yumurta (birinin sarısı ayrılacak)
  • 1 tatlı kaşığı instant (kuru) maya
  • 2 yemek kaşığı şeker
  • 2 silme tatlı kaşığı tuz
  • aldığı kadar un (yaklaşık 8 su bardağı
Patatesli iç harcı için;

  • 3 adet haşlanmış patates (patates büyük ise 2 adet de yeterli olacaktır)
  • 50 gr beyaz peynir
  • 1 kase ince kıyılmış maydanoz
  • tuz - karabiber - kimyon
Üzerine ;

  • 100 gr tereyağ (eritilecek)
  • 1 yumurta sarısı - 1 yemek kaşığı yoğurt karışımı
  • susam 

Yapılışı:

  1. Hamur malzemelerini yoğurup, ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde ediyoruz.
  2. Hamurun üzerini örtüp, ılık bir yerde yaklaşık 45 dk kadar mayalanmaya bırakıyoruz.
  3. Hamur mayalanınca ikiye bölün, kullanmayacaksanız bir buzdolabı poşetine koyup bir yarısını buzluğa kaldırabilirsiniz.
  4. Hamuru un serpilmiş tezgahta ince şekilde açıyoruz.
  5. Erittiğimiz tereyağını açtığımız hamura sürüp hamuru zarf şeklinde katlıyoruz.
  6. Katladığımız hamuru buzluğa kaldırıp 10 dk bekletiyoruz.
  7. Hamuru çıkartıp unladığımız tezgahta, üzerine un serperek dikdörtgen şekilde açıyoruz.
  8. Haşlanan patatesleri küçük küpler halinde doğrayıp peynir, maydanoz ve baharatlarla harmanlıyoruz.
  9. Hamurun üzerine tereyağ sürüp iç harcımızı yayıyoruz.
  10. Uzun kenarından başlayarak rulo yapıyoruz ve yağlı kağıt üzerinde rulonun uçlarını birleştirerek simit şekli veriyoruz.
  11. Kağıdın üzerinde simit şeklini bozmadan dilim dilim kesip hafif dışa çeviriyoruz, yani iç malzemeyi görünür hale getiriyoruz.
  12. Üzerine yumurta-yoğurt karışımından sürüp, susam serpip yaklaşık 1 saat kadar tekrar mayalandırıyoruz. (Bu aşamaya kadar 1 gece önceden hazırlayıp, buzdolabında beklettiğiniz çöreği misafirlerinizin gelmesine yakın pişirebilirsiniz.
  13. 170 derece fırında nar gibi kızarana ve içi pişene kadar tutun.
  14. Ilınıp içini çekince servis tabağına alabilirsiniz.
Afiyetle & sağlıkla,

14 Ağustos 2015 Cuma

URAS BEBEĞİN VINTAGE TEMALI BABYSHOWER PARTİSİ


Zevkli insanlar benim dünyamda bambaşka bir mertebede desem kocaman bir laf mı etmiş olurum. Ne diyeyim, doğru ama ... 
Yaptıkları şeyleri zevkle, keyifle yapınca ortaya çıkan şeyler de etraflarına keyif olarak yansıyor.
Benim sıkça kullandığım bir  hashtag bile var IG'de takip edenler bilir #partikafası diye..
Deliye hergün bayram misali ben nereye parti oraya parti nereye ben oraya durumundayım.. 
Şimdi bugün sizlere görsel şölen yaşatacağım parti bir babyshower partisi. Ben bu partinin davetli kısmındayım bu sefer.. Sevgili yeni akrabam (ne güzel bir tanımlama oldu bu) Haticeciğim ve zevkini kızına büyük itina ile geçirmiş Nur Teyzeciğimin bizzat ellerinden çıkan bu parti, her köşesi ile buram buram zerafet kokuyordu.
Uras bebek ne şanslı !



Hatice ve Nur Teyze o kadar güzel hazırlanmışlardı ki partiye renkler, detaylar hepsi beni inanılmaz cezbetti.. Mint yeşili, uçuk mavi ve sarının hakim olduğu partide gördüğünüz tüm dekoratif objeler ve örtüleri Hatice kendisi seçmiş.


Yemek büfesinin arkasında duran o tül perdeyi ise yine Hatice ve Nur Teyze yapmışlar. Ne kadar pratik ancak zevkli olmuş..

Bunlar da masaların görselleri.. Dantel görünümlü amerikan servisler ve pastel tonlardaki peçeteler tema ile son derece uyumlu olmuş.


Şeker büfesinden bir kaç görüntü... Pasta, cupcake, popcake, kurabiyeler, jelibonlar, şekerleme kavanozları ...








Herkese hediye olarak dağıtılan bu minik kavanozlarda ise yine Nur Teyze'nin elleri ile yaptığı çilek reçelleri var.  
Bu keyifli partiden yüzümüzde tebessüm ve güzel bir hatıra ile ayrıldık.. Şimdi sıra Uras'ın sağlıkla gelişini beklemekte..

Bakalım bir sonraki partimiz ne-nerede ve kiminle olacak?



Pasta-cupcake-kurabiyeler : Ponpon Pasta
Basılı materyallerin tasarımı ve basımı : Sarpani Organizasyon

Afiyetle & sağlıkla,

12 Ağustos 2015 Çarşamba

TUTTUĞUM ELİN SİHRİ


Eğer biri sizin parmaklarınıza yaşam kaynağı, tek dayanak, güven duvarı muamelesi yapıyorsa o parmak sizin minik dünyanıza aittir...

Ne şanslıyım ki benim iki elimin parmakları da sımsıkı tutuluyor. Bu duyguyu tatmayı bana nasip ettiği için binlerce şükürler olsun.

Poyraz, şu anda 4,5 aylık... Hayatımıza hiç beklemediğimiz bir anda giriverdi. Aras ile büyüdüğümü düşündüğüm anı hatırlıyorum da Poyraz'ın gelişi beni koskocaaammann yapıvermişti. Hem iyi hem kötü anlamda.. Korkmak bu muydu? Ölümüne korkmak.. Hayatımda hiç bu kadar korkmamıştım. Ya yapamazsam, ya yetemezsem, yetişemezsem ...

İki çocuğu olan tüm arkadaşlarıma sordum o zaman, bir başka çocuğu sevmek? Ama benim bütün kalbim oğluma ait, nasıl olacak?

Kalbini bölmeyeceksin korkma demişlerdi, kalbin büyüyecek ... ikisine de yetecek dev gibi bir kalp...

Poyraz içimde büyürken, sadece bedenim büyümedi o zaman... dedikleri gibi kalbim, ruhum herşey büyümeye başlayıverdi..

Aras'ın kardeş sevgisini tadacağını biliyor olmak içimdeki sevgiyi kat be kat arttırdı..

Ve o an.. o ilk karşılaşmamız..

Aras'ı arkamda bırakıp ameliyathaneye giderken gözümden akan yaşlar onu görünce çiçek oluverdi sanki. Onun nefesini duyduğumda, kokusunu hissettiğimde ve ellerini tuttuğumda...
Evet o an mucize gerçekleşti... Benim artık koskocaman bir kalbim var..

Hoşgeldin benim mucizem.. Poyrazım hoşgeldin..

Annen

11 Ağustos 2015 Salı

FINDIKLI KURABİYE

Fındıklı Kurabiye

Yeniden başlasıınnnnnn ... aşk ateşi yansınnnnnn.... tra la laa laaaa ....
Ben bu masalı çok duydum senden diyenler, bana inanmayanlar, hadi canım öyle diyip duruyorsun bir numaranı görmedik diyenler ... haklısınız :)
Şu anda yaptığım sadece bir girişim :)
Ama nitelikli (birazdan tarif yazıcam :) ), samimi (her an haklı çıkabilirsiniz, yadırgamıyorum) ve iyi niyetli (gerçekten çok yazmak istiyorum ama olmuyor) bir girişim ....

Olsun garibin umudu misali yine yeniden klavyede tıkı tıkı yazıyorum şu kurabişin tarifini işte size :) Çok mu çok oluyorum hahahhahaaa :)

Biri asla ve zinhar çorba dışında bir şey yemeyen, bir diğeri dünya zevklerine kabak-havuç-pirinç üçlemesinin haşlaması ile adım atmış iki erkek çocuk annesi olarak mutfakla bağım çok kuvvetli diyemem bu aralar .. ama olsun benim hala UMUDUM var cicim :)

Durun hemencecik ve hızla yazayım şu pastaneye gitsen bu kadar kısa sürede kurabiye alamazsın kategorisine aday tarifimi :) (süre konusundaki iddiam malzemelerin temini ve tezgaha çıkarma süreci hariçtir, aman kızmayın sonra)

Malzemeler:

  • 1 paket Teremyağ / Sana Hamurişi (oda ısısında)
  • 1 su bardağı pudra şekeri
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 su bardağı iri dövülmüş/çekilmiş fındık
  • 1 yumurtanın sarısı
  • aldığı kadar un (yaklaşık 3-3,5 su bardağı -hemen koymayın aldıkça ilave edin)
  • üzerine pudra şekeri (1 su bardağı)
Yapılışı:
  1. Un hariç tüm malzemeleri derin bir mutfak kabına alıyoruz.
  2. Yoğurmaya başlıyoruz ve un ilave ediyoruz.
  3. Ele yapışmayan, rahat toparlanan bir hamur elde edene kadar un ekleyerek yoğurmaya devam ediyoruz.
  4. Fırını 160 derecede ısıtıyoruz.
  5. Tepsiye yağlı kağıt seriyoruz.
  6. Ceviz büyüklüğünde parçalar alıp yuvarlayarak yağlı kağıt serdiğimiz tepsiye aralarında mesafe bırakarak diziyoruz.
  7. Üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.
  8. Fırından alıp ılınmalarını bekliyoruz ve üzerlerine pudra şekeri serpiyoruz.
Afiyetle & sağlıkla,

10 Ağustos 2015 Pazartesi

MESAİLİ ANNENİN İKİNCİ DÖNÜŞÜ


DE-JA-VU ....

Evet, benim içinde bulunduğum budur canım.. Dejavu..
Tam 4 sene önce yazdığım bu yazıyı yüzümde tebessümle okuyorum şimdi. Laptopa eğilip ağlıyor muyum :) kesinlikle hayır :)
Oldum canım ben artık .. 4,5 yaşında olan Aras'ı o gün evde bırakırken hislerim, annelik anlamında elbette yine var içimde, o kadar da katılaşmadım ama evden çıkmak zor olmadı sanki bu sefer.. Acaba koşarak mı çıktım, arkamdan biri gördü mü ... hahahaha :)
Koca kuzum artık okullu, birlikte çıkıyorum hatta az kaldı bir kaç gün sonra istikametimiz bile bir olacak.
Küçük kuzum ise garip, evde ardımızdan bakıyor anneanneciğinin şefkat dolu güvenli kollarında.. Yüzünden eksik olmayan o tapılası gülüşü ile yolculuyor ve karşılıyor bizi.
Evet artık doğum izni bitti.. Ama bu doğum bana yol-su-elektrik olarak geri geldi :) 20 dakikalık bir otobüs seyahati ile varılan bir iş .. hayal dahi edilemez bir durumken artık benim oldu..
Bu sayede Poyraz, Aras gibi gecelere kadar mahrum kalmıyor anacığından..
Eeeee ne demişler 1 çocuk hiç çocuk, 2 çocuk çok çocuk.. Artık evden çıkmaya 15 dk önce uyanmak yok. Taaaammm 1,5 saat önce kalkıyorum. Ona kahvaltı, buna mama, onun çantası, bunun çorbası derken hasbelkader göze kalem çekmece, 2 doğumla futbol sahasına dönen basene uygun pantalonu giymece ve hoooppp bye bye ...
Canım mesai saatlerimiz uzamıştır, bize her türlü ulaşabilirsiniz :)
Yaşasın 8 kollu ahtapot anneler !

Kalın afiyetle & sağlıkla,

6 Haziran 2015 Cumartesi

POYRAZ'IN BABY SHOWER PARTİSİ

Babyshower partisi Adalet duygusu bu .. Aras'a ne yaptıysam ona da yapıcam niyeti :) Aras'a da bloggerlardan hariç bir parti yapmıştım. O zaman Poyraz'ın da böyle bir partisi olmalıydı ... Bu sefer hamileliğim psikolojik olarak zor geçtiği için dışarda yapmaya gücüm yetmedi ne yalan söyliyim. PMS sayesinde suya sabuna da dokunmadan evde bir parti hazırladım. Partide gri ve mint yeşilini tercih etttim renk olarak. Tül satın almaya gittiğimde , gri tülü ne yapacaksın sorularına maruz kalsam da sonuçtan hayli mutlu olduğumu söyleyebilirim. Beni biliyorsunuz artık farklı olmak isterim, kendimi tekrarlamaktan hoşlanmam. O yüzden bu partide de ufak da olsa farklı bir şeyler denemeye çalıştım. Gelin detaylara beraber bakalım.

Babyshower partisi Anı kartları ile başlayalım...
Bu kart işi hoşuma gidiyor. Defter olunca defter elden ele dolaşmıyor bence pek yazab olmuyor. Ama kartları ya dağıtınca ya da ortalık bir yere koyunca ilgi çekiyor ve yazıyorlar. Poyraz için pinterestte görüp beğendiğim bir modeli uyguladık. PMS'nin tü ayrıntıları hazırladığı bu partide, bu pano masanın üzerinde dekoratif bir unsur olarak da çok şık durdu.
Babyshower partisi
Daha sonra hastane odasında da kullandığım bu pano, şimdi üzeri yazılı anı kartları ile beraber çocukların odasında duvarda asılı ...

Babyshower partisi
Hediyelik olarak ise bu vintage görünümlü kese kağıdı rengi karton kutuların içinde badem şekerleri hazırlandı. Konsept renklerinde yün ile bağlanan kutularda minik etiketler kullanıldı.
Babyshower partisi
Peçetelik ise yine farklı bir tarz oldu. Sicim ile bağlanan ucunda etiketli peçetelikleri peçetenin içine sardığım çatal ve bıçaklara dolayıp mavi bir kovada masaya yerleştirdik.
Babyshower partisi

Menü kartlarımız ... İki farklı şekilde hazırlandı.

Babyshower partisi
Babyshower partisi

Konuklar için oyunların sonrasında verilmek üzere aldığım hediyeleri bu şekilde paketledim.

Babyshower partisi
Masamızın genel görüntüsü. Büfe şeklinde hazırladığım masayı gri tülden bombe yaparak süsledim. Tam üstüne de gri yeşil balonlar astım. Babyshower partisi

Partide pasta yerine cupcake tercih ettim. Konsepti keklerin üzerine ustalıkla yansıtan ise kurabiyekalıbının sahipleri yetenekli arkadaşlarım Pınar ve Bahar.
Babyshower partisi Geçen sefer de oyunlarla partiye renk katmıştım, bu sefer de 3 farklı babyshower partisi oyunu hazırladım.. Birincisi annenin alışveriş sepeti oldu. Küçük bir sepete bebek ile ilgili olabilecek eşyalar yerleştirdim (emzik, pişik kremi, ateş ölçer, patik, body, mama kaşığı gibi) bir başka yere de bunların fiyatlarını etiketlere yazdım. Konuklarımdan bu etiketleri eşyalarla eşleştirmelerini istedim. En fazla doğru çıkartana hediye verdim. İkinci oyun için iki etap uyguladım. 30 sn içinde en fazla bebek ile ilgili gereç yazan 3 kişiyi belirledim. Konular içinden ayrıca 3 kişilik bir jüri oluşturdum. Sonra birinci aşamayı geçen bu üç kişiye oyun hamuru verip, 1 dk içinde hamurdan bebek yapmalarını istedim. Sonuçları jüriye değerlendirtip birinciye ödül verdim. Üçüncü oyunda da internetten canlıların hamilelik sürelerini buldum ve karışık şekilde bir liste hazırladım. Doğru eşleştirmeyi en fazla yapan kişiye ödül verdim. İşte benim partilerimin detayları bunlardı.. İçinizde bunun gibi keyifli bir hazırlık sürecinde olanlarınıza şimdiden iyi doğumlar diliyorum.. Ben Poyrazıma kavuştum, bu partiler de hakikaten bana hem meşgale hem de moral oldular.. Hastane odası süslemelerim gelecek .... :) Afiyetle & sağlıkla,

3 Haziran 2015 Çarşamba

POYRAZ'IN ÇOCUKLARI SEVİYORUZ TEMALI KIRMIZI BABY SHOWER PARTİSİ

BabyShower Poyraz
Bundan tam 4 yıl önce henüz evde sadece Engin ve ben varken hayat ne farklıydı.. Serbestlik, özgürlük, kafa nereye biz oraya durumu... Bunlar zaman zaman özlense de o evde bir sessizlik, bir yalnızlık da vardı sanki.. Şimdi düşünüyorum da ne kadar boşmuş hayatımız.Elbette hayatta hedeflerimiz vardı ancak bu hedefler bile sanki şimdi bana çok şeffaf içi boş geliyor. Aras aramıza geldiğinde büyüdüğümü hissetmiş, bu ağır yükle nasıl yaşayacağımı sormuştum anneme... Ya şimdi.. Geçtiğimiz Temmuz ayında tekrar hamile kalmayı hiç düşünmezken aldım benim minik mucizemin haberini..Korktum, ağladım, telaşlandım, yapamam bir daha yapamam dedim .. Gücümü toplayıp içimi dolduran bu lütufa sarılınca bu meleğin Aras'a hediye olduğunu anladım.. Kimse kardeşsiz kalmamalıydı, Aras da.. Karnımın çıkması beni neşelendirdi, tekrar hamileliğin güzelliğine bürünmek ise beni iyice havaya soktu. Ne yalan söyleyeyim çok zor geçti günlerim kötü günler geçirdim hep ama sonunda parti vakti gelince neşem yerine geldi.. Bu parti tıpkı Aras'da da olduğu gibi bizim blog kızları ile yaptığım ilk babyshower partisi oldu.
14 şubata denk gelen bu kutlamada tema olarak sevgiyi seçtim.. çocuklara olan sevgimizi...
Bu partinin tüm hazırlıklarında sevgili arkadaşlarım Pembe Mavi Şekerler bana yardımcı oldular.
Gelelim detaylara...

Yukarıda gördüğünüz gibi bir sevgi ağacımız vardı.. Bunu bir centerpiece olarak kullandık masamızda. Ağaca herkesin çocukları ile olan fotoğrafları kalp temasında asıldı. Aralara da konseptimiz için belirlediğimiz çocuk görsellerini astık.

BabyShower Poyraz
Ne şanlıyım ki Münevver Ablayı tanıyorum :) Makaron ile harikalar yaratan Münevver Ablamız bu sefer de kalp temasına uygun makaronları ile tabaklarımızı süsledi.
Pembe Mavi Şekerlerin yaratıcılarından Selenciğimin elleri ile ördüğü peçeteliklerim ise partide kolye bileklik olarak bizi bile süsledi :)
Gelen konuklarıma günün hatırası olarak ise yine kırmızı püsküllerle süslenmiş, içinde banyo köpüğü bulunan minik şişeler hazırlandı.

BabyShower Poyraz


Sandalyelere sardığımız kırmızı otrişlerle konseptimiz tam oldu diyebilirim :) Fotoğraflarımızın daha da hoş olmasını da sağladı bu otrişler ...

BabyShower Poyraz


BabyShower Poyraz

Pasta ise sevgili Yasom'dan yine :) Çocuk figürleri ile bezenen bu pasta tam istediğim gibi sade ve sevimli oldu... Üzerinde de canlarımın adları yazılı kalpler ile pastayı görür görmez bayıldım !!!

BabyShower Poyraz

BabyShower Poyraz

Partimizin detayları bunlardan ibaretti.. Bir sonraki yazımda ise yine PMS (PEMBE MAVİ ŞEKERLER) tarafından hazırlanan diğer partimi aktarmaya çalışacağım..

Afiyetle & sağlıkla,

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails